Açız!.. Açlık -Yoksulluk ve Sınırı

AÇIZ ! AÇLIK-YOKSULLUK ve SINIRI...

MAYIS-2022  AÇLIK SINIRI 6.017TL  /  YOKSULLUK SINIRI 19.602TL!.’ (Türk-İş)
ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi, E-TÜFE'deki 12 aylık artış oranı ;  % 160.76 olarak gerçekleşti.

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan: " Birileri çıkıp 'aç kaldık' diyor. Vicdansızlık yapma, aç kalan falan yok. Yeter ki dürüst, samimi ol." AÇIZ diye bağırıp isyan edenlere daha önceden söylenen sözlerde ortada...Amerika veya Avrupa ülkelerindeki tek rakam enflasyon oranlarına göre de, bağırıp çağırıyoruz. Amerika-Avrupa aç ve sokaklarda... Bu bakış açısı, tarihe geçecek! Ama az kaldı !

AÇ olmayı, günlerce ağzına lokma girmemiş olmak gibi anlayan bir zevat var karşımızda ve Türkiye de AÇ olmadığını, var diyenlerin Hükümeti düşürmek veya C.B nına saldırmak anlamında hareket ettiklerini, söyleyen/düşünen bir zevat ! Ve bu zevat, artık kendilerini siyasi kimlik olmaktan çıkarıp, DEVLET yerine de koymaya başladılar tabii ki...

Yani bu zevat ;  AÇLIK varsa bir ülkede, tıpkı Afrikada olduğu gibi kemikleri derilerine yapışmış çocuk-insan resimlerini düşünüyorlar veya AÇLIKTAN TOPLU ÖLÜMLER olması gerektiğini düşünüyorlar ! AÇ MEZARI yoktur diyecek kadar da, ileri gidiyorlar.

AÇ MIYIZ ?

Ülkemizde asgari ücret belli, milli gelir ve o gelirden pay alanların yüzdeleri belli, işçi-memur-emekli maaşları belli, çalışamayıp iş bulamayanların sayısı da aşağı yukarı belli. Belli olanlara göre de, gelir adaletsizliği, azlık ve yoksulluk da, doğru ve yeterli beslenememek te, aleni ve toplumsal bir devlet sorunu olarak, önümüzde..!  Haaa, aç ve yoksul bir toplumun, elbette milli gelirden bi şekilde hortumlayan, zengin bir tebasıı da olacak elbette. 

AÇ'ız arkadaş ! Milli gelirin dağılımındaki, adaletsizlik yüzünden AÇ ız ! Yataklarına aç giren çocuklarımız var mı ? Var ! Günlük 3 öğün yemek yerine, öğününü azaltanlar, porsiyonlarını-tabaklarını küçültenler var mı ? Var...Almak istedikleri ihtiyacı besinlere ulaşamayanlar, et yiyemeyenler, süt içemeyenler, meyve tüketemeyenler var mı ? Var arkadaş !

Dün, öğün geçiştirmek için bir Restaurant' a değil bir kokoreççiye gittim de, 30 lira dediği yarım tabir edilen "kokoreç"in içine en fazla 20 gram!! kokoreçi doğrayan esnafın, bunun bize geliş kilosu 300 lira demesinden sonra, biraz da kavga ederek ve kokoreçi almadan gitmiştim de, bu sabah ta simitçiden simit alırken, 4 lira olan simit üzerine konuştuk da...

Simitçiye sordum.

Çocukların, hele ilk-orta okula giden çocukların var mı ?

Var, dedi.
Peki, çocuklarına günlük ne kadar harçlık veriyorsun dedim. Haftalık 50 şer lirayı zor veriyorum dedi. 
Peki, çocukların dışarıda acıkırsa, canları simit-peynir, kokoreç, döner-ekmek falan çekerse... ne yapıyorlar dedim. Dedi ki ; karın doyurmayı evde yapacaksınız, evden tok çıkacaksınız diyorum...Yani, canları çekti veya acıktılar diye günde 50 lira harcama lüksleri asla yok. Peki, evinde yeterince doyurabiliyor musun çocukları ? Sadece şunu söyleyeyim. Eskiden mutfakta, dolapta çürüyen-zamanında tüketemediğimiz meyvelerimiz-sebzelerimiz v.s olurdu, artık böyle bir enstantane evimizde yok. İsraf bitti !  ..............?

Abi, bunları sonra konuşuruz !

Kaç BABA, evden dışarı çıkan çocuklarına günlük 50-100 TL harçlık koyabiliyor ceplerine ? Kaç BABA nın 3-5, 10-15 yerden maaş geliri var ? Kaç BABA nın indir-bindir ihale-rüşvet geliri var ? 

IMF'nin tahminlerine göre ;  2022 yılında Türkiye, 692,4 milyar dolarlık milli geliriyle, dünyada 23. sıraya geriledi, başka kuruluşlara görede şu anda 25-27. Sıralara geriledik ve artık G-20 ülkesi bile değiliz. Yani bu kümeden de düştük. En zengin yüzde 5, gelirin yüzde 20'sinden fazlasına sahip. Krizi fırsata çeviren 700 bin, yeni milyonerimiz de var. Hani, ilk 10 ülke arasına girecektik demeden duramıyoruz tabii...Ama bunu demek, 10-15 maaşlı tuzu kuru devlet bürokratlarına, küfür sayıldığı için de korkuyoruz ne yalan !

ÇARPIK GELİR DAĞILIMI VE VAHŞİ KAPİTALİZMİN VERİLERİ ; 2020 verileridir...Nüfusun en zengin yüzde 5’lik kesimi, gelirden yüzde 21.3 pay alıyor. En yoksuldan başlayarak yüzde 45’lik kesimin gelirden aldığı pay ise yüzde 20.2 düzeyinde. Nüfusun yarısının aldığı pay da ancak yüzde 23.8. Yani en zengin yüzde 5’in payı, nüfusun yarısının aldığı paya yaklaşıyor. Nüfusu ikiye bölersek, ilk yüzde 50 gelirin ancak yüzde 24 kadarını, zengin yüzde 50 ise... gelirin yüzde 76’sını alıyor.
Bir gösterge daha... Nüfusun yüzde 90’ının payı yüzde 68.5, kalan yüzde 10’un payı ise yüzde 31.5. Yani yüzde 90 gelirin yaklaşık üçte ikisiyle idare ediyor, yüzde 10 ise; gelirin üçte birine sahip bulunuyor. Üstüne basa basa, yüksek sesle bir kez daha vurgulayalım. Bunlar iyi veriler, bunlar iyi göstergeler. Hele durun; 2021 ve 2022 verileri belli olsun, bu göstergeleri bile arayacağız, biliyor musunuz ?
Sahi, hatırlıyor musunuz ? Sayın AKPARTİLİ C.B nımız, hepimize (3) çocuk yapmayı öğütlüyordu değil mi? Dinlemedik diye, bize kızdı galiba !  Artık neden öğütlemiyor dersiniz ? İstediği nüfus artışını, ülkeye 10 milyonu geçen sığınmacı-göçmen alarak, sağlamış olabilir mi ? Ve bunların deli gibi üreyip, (3) değil (13) çocuk yaptıklarını seyrediyoruz değil mi ? Nereye gidiyoruz demeyeceğim. Nereye götürülüyoruz sizce ? 

Böyle durumlarda, ülkelerdeki sol komünist hareketler canlanır değil mi ? Bizde ise tersi...Benim gibi ülkücü Türk Milliyetçisi iken, ülkücü komünist olanlar tepki gösteriyor ve sesini yükseltiyor el mecbur. Arkadaş, süslümanlar, müselmanlar laik devleti soymak helaldir anlayışı ile, en zengin yüzde beş in içine girdiler ve fakir kalan, çöp konteynerlerinden beslenen yoksullana şükredin diyorlar. Allah sizi sınıyor, sakın asi gelmeyin, hamd etmesini öğrenin diyorlar arkadaş ! Bize karşı gelirseniz, şusunuz-busunuz diyorlar...Devleti soyan, milletin parasına gelirine çökmüş hırsız bir düzeni bize islami bir düzen gibi tarif ediyorlar ki...elbette islam bu değildir.

Ama az kaldı...Öyle bir değişim daha yaşayacağız ki, onların onların anladığı hukuktan yola çıkıp, bu hırsızların her sene, her kandil, her mübarek gün ve gecelerde, her dini bayramlarda... mallarının 40/ta birini yoksullara dağıtarak onlara en fazla bir 10 yıl, yüzme havuzlu villalarında sefa sürmelerine göz yumacağız. Veya, hakkaniyet diyeceğiz, adil düzen, adil yargılama diyerek te, garip gurabanın hakkına çöken bu düzeni, değiştireceğiz. Yani ahirete bırakmadan, bu dünyada hesaplaşacağız ! 

Allah adına, hak adına, garip-guraba adına... haykırıyorum arkadaş ! BEN DEVLETİM ! demekle kurtulamazsınız ! Eğer DEVLET iseniz, işbu ekonomik krizi, %160 Enflasyonu yok edeceksiniz, işbu işsizliği ve yoksulluğu yok edeceksiniz ! Milli gelirden %5 e, %50 vermeyeceksiniz, adil dağıtacaksınız arkadaş !  AÇ lık sınırlı değildir, YOKSULLUK sınırlı değildir... AÇ ne demektir, AÇLIK ne demektir... gerekirse yaşayarak öğreneceksiniz !

10-15 yerden maaş alan Bürokratlar da, elinizden tutmayacak ! Ve, AÇ lığın, YOKSUL'luğun kader olmadığını, herkes görecek, herkes bilecek arkadaş !  Türkiye, hepimize yetecek kadar zengindir. Tarım ülkesinde karpuz dilimle, meyve... taneyle satılamaz !   Gençlerimizin, babalarımızın intihar etmediği günler yakındır ! TTK.  

 14/06/2022  /RAMAZAN NARİN )NOGAYTÜRK