CHP’li Belediyelerin Saygıdeğer Yöneticileri,

CHP’lİ İlçe, İl ve Büyükşehir Belediyelerinin Saygıdeğer Yöneticileri,

Halkımızın ekonomik, kültürel, sosyal değişik kesimlerinden yurttaşlarla yaptığım görüşmelerden edindiğim kanaatlere dayanarak kısaca değerlendirmenize sunmayı uygun bulduğum öncelikli sorunlar ve bunlar için çözüm önerilerim şunlardır:

1- Bütün yurttaşlarımızın sağlığından sorumlu olduğu gibi köylerimizde yaşayan insanlarımızın sağlığından da sorumlu olan merkezi yönetimin bu sorumluluğunu yok saydığı bilinmektedir. Kırsaldaki gerekli acil sağlık sorunlarının çözümüne yönelik, belirli günlerde hizmet sunma çalışmaları göstermelik ziyaretlerden öteye geçememektedir. Bu nedenle belediyelerimizin kırsaldaki hastalara her gün ya da günaşırı enjeksiyon hizmeti ulaştıracak ekipler kurmalarında büyük yarar vardır. kırsalda yaşayan halkımızın böyle her gün özel araçlar kiralayarak köyden en yakın sağlık ocaklarına giderek enjeksiyon hizmeti alması yoksulluk nedeniyle pratikte mümkün olmadığından pek çok kişinin tedavisi yarım kalmaktadır. Önerim, belediyelerimizin kırsal kesime gezici enjeksiyon ekipleri kurup bu hizmetin kırsal kesim hastalarına ulaştırmasıdır.

2- Bilindiği üzere, tek adam rejimin kurucusu MEVCUT SİYASİ İKTİDAR en yetkili ağızlarıyla açıkça beyan ettiği gibi, İKTİDARINI CAHİLLERİN FERASETİNE (bilgisizliklerine demek istiyorlar) BORÇLUDUR. Yani yüksek eğitim ve öğretim politikasını halkı cahil bırakacak, aydınlanmayı engelleyecek biçimde planlayıp yürütmektedir. Bundan dolayıdır ki, dediği dedik çaldığı düdük hazretleri, yüksek öğrenime yönelen gençliğimizi aç ve açıkta okumaya, gelecekten umutsuz olmaya mahkum etmekte, “Yapacak bir şey yok!” öğrenilmiş çaresizliğiyle yoğurmaktadır. BÜTÜN ÖRGÜN VE YAYGIN EĞİTİM KURUMLARI, BÜTÜN HAVUZ MEDYASI görsel, işitsel, sözlü ve yazılı medyasını ATATÜRK’ün BİLİME ve AYDINLIĞA YÖNELİK EĞİTİM HEDEFİNİ YOK EDİP DİNDAR VE KİNDAR NESİLLER YETİŞTİRME HEDEFİNE yöneltmiştir. Tek adam rejimi bu hedefine ulaşmak için devletin tüm olanaklarını kullandıktan başka, aklı sıra sivil toplum kuruluşları diye yutturmaya çalıştığı tarikatların ve ırkçı örgütlerin militanlarını da öğretim görevlisi maskesiyle okullarda görevlendirmeye başlamıştır.

Bu durumda aydınlarımızın ve aydınlıktan, Atatürkçü, özgür düşünceden, ulusal birlik ve beraberlikten yana insanlarımızın karanlığa karşı mücadelelerine katkıda bulunmak belediyelerimizin kaçınılmaz görevidir.

Bunun için:

A- CHP’li Belediyelerimize, kültürel ve aydınlanma etkinlikleri çerçevesinde olmak üzere, bilim, sanat, siyaset ve benzeri konularda, üniversitelerle de işbirliği yaparak, düzenli konferanslar, söyleşiler, paneller, sergiler, konserler ve benzeri etkinlikleri düzenleyip uygulayacak kurullar düzenlemelerini öneriyorum.

B- CHP’li Belediyelerimiz hiç kuşku yok ki yönetim alanlarında halka hizmet, toplumsal yaşamı geliştirme ve güzelleştirme, çevreyi her bakımdan çağdaşlaştırmak amacıyla yaptıkları ve yapmayı düşünüp planladıkları iş ve eylemleri halka duyurmaktadır ve duyuracaktır. Ancak bilindiği gibi bu, yalnızca sözlü açıklamalar ve tv gösterimleriyle yapıldığında, ünlü “SÖZ UÇAR, YAZI KALIR.” bilimsel gerçekliğinde belirtildiği gibi kısa sürede unutulup gider. Bu nedenle, halka kazandırılmak istenilen bilgi ve düşüncelerin hedef kitleye yazılı olarak sunulmasıyla mümkündür ki bu da YAZILI BASINLA mümkündür.

Yine bilindiği gibi, “BASIN NE YAZIK Kİ HALKIN SESİ DEĞİL, SAHİBİNİN SESİDİR.” ve sizin sözlerinizi cımbızlayıp kendi işine geldiği gibi düzenleyerek sizin sözünüz imiş gibi sunar okuyucuya. Eğer halka kendi düşüncelerinizi, kendi amaçlarınızı kalıcı olarak ulaştırmak istiyorsanız kendi basınınızı oluşturmanız gerekir. Bu, asla gazeteleri ve gazetecileri satın alınız demek değildir. Kalemleri satın almanın ne kadar iğrenç sonuçlar doğurduğunu HAVUZ MEDYASI sayesinde yıllardır görüyoruz.

BENİM DEMEK İSTEDİĞİM, ÇAĞDAŞLIKTAN, AYDINLIKTAN, ÖZGÜRLÜKTEN, BİLİMDEN, ERDEMDEN YANA YEREL GAZETELERİN, GAZETECİLERİN, YAZARLARIN BİRLİK VE DAYANIŞMA İÇİNDE ÇALIŞMALARINI SAĞLAMAKTIR.

Bu mümkündür ve gereklidir.

Günlük yaşamında her toplum kesimiyle iç içe yaşayan, herkesle görüşüp söyleşen, yakınmaları, beklentileri, çözüm önerilerini paylaşan, dinleyen, birçok eli kalem tutan yurttaş vardır. Gerekli ve yararlı görülürse böyle bir birlik ve dayanışma çalışması yapılabilir. Belediye yönetimleriniz çağdaş, halkçı, aydınlanmacı, özgürlükçü bir basın gücünü neden oluşturmasın?

CHP’li belediye yöneticilerine bu kez yukarıda açıklamaya çalıştığım “ÖZGÜRLÜKÇÜ, AYDINLANMACI, ATATÜRKÇÜ, BİRLİK VE DAYANIŞMACI YEREL YAZILI BASIN ÖRGÜTLEMESİ” ÖNERİYORUM.

Önerimi saygıyla ve incelenip değerlendirilmesi dileğiyle sunuyorum.

Av. Remzi KISA 23.05.2024. Kocapınar Köyü, GÖNEN, BALIKESİR