Bandırmaspor'da Genel Kurul Dilemması. Şirket mi Dernek mi?

Genel Seçim fırtınası bir yandan devam ederken  Bandırmaspor Genel Kurulu'nun dilemması gündemde  pek yer almıyor ama,Bandırmaspor  58 yıllık tarihinde önemli bir dönemeçten geçilecek.. Bu dönemeç Bandırma'da sadece futbol değil çok sayıda spor dalının geleceği  için de önemli.

Kısaca Bandırmalıları , Bandırmasporluları taraftarları ve seyircileri ve de yetkili yerel yöneticileri yakinen ilgilendiriyor.

BANDIRMASPOR dernek vasfından çıkacak.
A.Ş. olacak. 

Ya da olamayacak!! Yine dernek olarak devam edecek ..

Ama eskisi gibi değil. Tam bir dilemma! .

**
Bu iş tamam kanun gereği derneği kapattık, şirket kurduk oldu da bitti diyerek de olmuyor maalesef. 

Dernek statüsündeki profesyonel liglerde yer alan futbol kulüplerinin çıkmazı bir yazıyla izah edilecek gibi değil.

Kimsenin bildiği gibi de değil.
Sonradan öyle oldu böyle niye oldu  diye sıkıntılı tartışmalar olacağına şimdiden doğruya yakın yöntemin tartışılıp halkın yani Bandırmalının önüne ve oluruna koymak gerek. Neden çünkü Bandırma halkı tek markası için kurulduğu günden beri bu takımla coşuyor gurur duyuyor ama bedelde ödüyor. Bandırmaspor logosunu taşıyan formasını da gururla giyiyor, atkısıyla geziyor.. 
Bu konuda mevcut yönetimin eski başkan ve onursal başkan Onur Göçmez insiyatifinde durum değerlendirmesi yaparak geçişin sağlanması için bazı girişimleri olduğunu görüyoruz izliyoruz .Basın toplantısında söz  ettiği şekilde kurulan SPORTİF A.Ş ile  kongrede üyelerin ekseri kabulüyle bu şirkete devredilmesi şeklinde bir tasarım vardı. Ancak Bandırma Şehir Gazetesinde yer alan isimsiz bir açıklamada bundan da vazgeçildiği şeklinde bir haber yayınlandı başka da bir şey yok.

**
Şimdi dernekle şirket arasında ne fark olacak ?.

Şirket adı üzerinde anonim şirket para kazanmak amacıyla kurulan profesyonelce yönetilmesi gereken  üyeleriyle  değil, hissedarlarıyla yönetilen ticari bir yapı. Dernek 6 kişiyle kurulan ilk genel kurulunda 16 kişinin görev paylaştığı daha sonra üyelik yoluyla örgütlenen  kamuya yararlı sivil toplum kuruluşu . Bandırmaspor böyle bir dernek. 2022 yılında  alınan bir kararla, kanunla diyelim, tüm profesyonel spor kulübü dernekleri şirket vasfına geçecek.

Peki bu iş nasıl olacak? Bu süreci gerçekleştiren kulüpler nasıl yaptı başaranlar var, başaramayanlar da var... Oldukça karışık .

58  yıllık başarılarla dolu geçmişte halkın paralarıyla oluşturulan Bandırma markası genel kurulda oluşacak yönetim kurulu üyelerine  bila bedel hediye mi edilecek.  Başkan yönetim kurulu üyeleri ve onursal başkanların kulübün kasasına koyduğu paraların yerine şirketin çıkardığı hisse senetleriyle değiş tokuş mu yapılacak. 
Devir oldu diyelim ya sonrası sistem nasıl yürüyecek...Sporla futbolla arası iyi olmayanın Bandırma'nın kamu kaynaklarını kulübün bitmez tükenmez giderlerine aktarılmasına  sıcak bakmadığını biliyoruz.

Taraftarlar ise daha çok gelir desteği sağlanması tarafında. Bu durumda..
Bandırmaspor markasını devralanlar 58 yıllık süreçte  Bandırmaspor'un ayakta kalmasını sağlayan Bandırma halkına ait otopark gelirleri, gayrimenkul kiraları vakıf ve diğer destek gelirlerini almaya devam edebilecekler mi. Bu olmazsa kulübün sürdürülebilirliği yaklaşık 80 Milyon olduğu söylenen borçlarla bu aşamada imkansızdır.
Veya bu gelirlerin şirkete aktarılmasında bunun hukuksal bir çözümü  var  mı? 
Bu destekleri verilmesini onaylayanların bu kaynakları şirkete aktarma yetkileri var mıdır ?
Pek çok soru işareti var ?

**
 
Bandırmaspor'a gönül verenler, taraftarlar, seyirciler, sempatizanlar, muhtemelen kulübün sağlıklı yönetilmesi için gereken maddi kaynakların ne olduğunu ne kadar olduğunu bilmez, bilmekte istemezler, doğallıkla onlar için sahada gösterilen performans ve fikstürdeki başarıdır önemli olan. 

Ve Bandırmaspor Derneği'nin resmi  gelirleri üye aidatları, tribün bilet gelirleri , saha içi tabela ve forma reklam gelirleri, federasyon katkısı ve naklen yayınlardan gelen paralardır. Bu gelirlere ilaveten Bandırma Kültür ve Gençlik Vakfı tarafından kulübe tahsis edilen otoparklar, bina ve benzin istasyonundan kaynaklar aktarılmaktadır. 
TFF 1.LİGDE MÜCADELE EDEN bir kulübün kasasına giren bu paraların toplamı kulübün 2 aylık genel giderlerini karşılamaya yetmez. 
Mutlaka maddi olarak, lojistik olarak ,gönüllü, gönülsüz   bağışlarla da olsa kamunun yerel yönetimin desteğine de ihtiyaç vardır. 
Bu şimdiye kadar dernek kimliğiyle yapılabiliyordu. Binlerce sempatizanın yüzlerce üyenin dahil olduğu potansiyel bir kent aidiyeti ve temsiliyet markasına sahip kulübe destek için Bandırmalılar kamu kaynaklarının kulübe aktarılmasına kerhende olsa  rıza göstermesi doğal bir durumdu. 

Genel Kurullarda her dernek gibi yönetime aday olan çoğunlukla kent eşrafı işadamları yerel yetkili kişiler ceplerinden kulübe yüklüce destek verirler bu paralarla transferler ve mevcut yapı organize edilir ve daha sonra kulübe giren her türlü gelirden bu paralar geri alınırdı.  Geçmişte kulübe çok paralar vermiş ama yöneticilikten ayrıldıktan sonra paralarını geri almış ya da alamamış canı yanmış çok sayıda kişiyi ben biliyorum. Ama verdiği parasını takip edip temlik koyduran ve ilk fırsatta geri alan yöneticileri de. Ama bu doğal bir durum. Kulübe herhangi bir acil ödeme için para veren yönetici para gelince de geri alma hakkını  kimse eleştiremez. Evet bazı efsane başkanlar yöneticiler olmuştur ceplerinden kulübe verdikleri paraları yıllar sonra değeri çok düşük şekilde geri alan hatta bağışlayanda olmuştur. Bir elin parmakları 
kadar.

**
 Bandırmaspor Genel Kurulu yerel medya gündeminde pek yer almıyor ama.. her köşede konuşuluyor.
58 yıllık kulüp tarihi önemli bir kavşakta. Burada rasyonel bir değişim Bandırma'da sadece futbol değil çok sayıda spor dalının gelişmesi için önemli. Bu nedenlerle benim kişisel düşüncem yıllar öncesinde de çok kez  ifade ettiğim gibi Kulübün şirketleşme sürecini   gönülden destekliyorum. Bu konuda prosedürlerin karmaşıklığı ortada iken her halükârda bu işin içinden kolayca çıkaracak tecrübeli sahaya hakim Bandırma'nın ve Bandırmaspor'un hakkını koruyacak mali müşavirlerimizde var hukukçularımızda var sonuçta ortak akılla Bandırma ve Bandırmaspor için yıllardır gönüllü olup taşın altına elini değil kafasını koyan kişisel parasını koyan emek 
ve mesai  veren  başkan ve yöneticiler için de en doğru en hakkaniyetli bir çözüm sağlanır diye düşünüyorum.

**

 Kısaca Bandırmalıları , Bandırmasporluları taraftarları ve seyircileri ve de yetkili yerel yöneticileri yakinen ilgilendiriyor.

Dünya’nın en popüler spor dalı tartışmasız futboldur. 7’den 70’e herkesin maddi manevi bağlandığı kulüpleriyle özdeşleştiği, özellikle ülkemizde siyasetle de çok iç içe olan ama kentlerin, ülkelerin turizm sektörüne tanıtımına da katkıda bulunan futbolun hatırı sayılır bir istihdam yarattığı aşikarsa da halkı gerçek sorunlarından uzaklaştıran özelliğiyle daha çok uzun süre popülerliğini devam ettireceği kuşkusuzdur.. Bu nedenlerle benim kişisel düşüncem yıllar öncesinde de çok kez ifade ettiğim gibi kulübün  kendi yağıyla ayakta kalıp profesyonelce yönetilip diğer spor dallarını da teşvik edici konumda şirketleşmesini  gönülden destekliyorum. Bu nedenle şirket ya da denetimli dernek vasfının iyi anlaşılması lazım. Şirketin gelir ve giderleri ciddiyetle takip edilir ayağına göre yorgan uzatılır hiç verim alamadığın sporculara halkın milyonlarca lirası peşkeş çekilmez boş yere artık adı çıkmış menajerlerle ortaklaşa kaba tabirle indirdiler gibi ahlaksız ve incitici dedikodular da artık duymaz oluruz.

**
 
Bandırmaspor’da bir şirketleşme olacaksa Bandırmalı bir iş adamı ile olmalı, olamayacaksa en azından Bandırma'nın sinerjisi ile birlikte geleceğini projelendiren ve profesyonel yönetilen yatırım grubu olmalı ve hisselerin belli oranda Bandırmalılara yönelik öncelikli halka açılmalı diye düşünüyorum. Tabi bu bir romantizm. Çünkü handikap olan durum kulübün eski ve yeni başkan ve yöneticilere reel borçları. İddia edilen 80 milyon borç üzerinden artı ve eksi mevcutlarıyla derneğin genel kurulda şirkete devri pek olasılık içermiyor. Eski başkan ve şimdi onursal başkan Onur Göçmez'in  yüklü miktarda yöneticilerinde alacakları var. Sayın Göçmez'in ben alacaklarımı istemiyorum anlamı içeren bazı sözleri var ama bu gerçekçi değil.  Kulübün aktif ve pasifleriyle şirkete devri söz konusu oldu, ancak mevcut kaynakların devam etttirilemeyeceği anlaşılınca vazgeçildi dendi. Sanıyorum genel kurulda usulen kaldır indir ibralardan sonra b planı olarak Türkiye Futbol Federasyonu kontrolünde ve denetiminde bir dernek yapılanmasıyla devam edilecek. 

Bu konuda prosedürlerin karmaşıklığı ortada iken her halükârda bu zor işin içinden çıkaracak tecrübeli Bandırma'nın ve Bandırmaspor'un hakkını koruyacak mali müşavirlerimizde var aslında , hukukçularımızda var sonuçta ama ancak bu düğüm seçilmiş ve atanmış yöneticilerimiz başta olmak üzere tüm paydaşların samimiyeti ve  ortak akılla çözülebilir.  Bandırma ve Bandırmaspor için yıllardır gönüllü olup taşın altına elini değil kafasını koyan, kişisel parasını veren, emek  ve mesaisini bedelsiz harcayan, vermeye aday olan olacak olan   başkan ve yöneticiler için de en doğru en hakkaniyetli bir çözüm sağlanır diye düşünüyorum. 
Sonuç olarak dernek olarak yönetilen ve dernek bağlantılı kurulan ticari faaliyet göstermelerinden çok daha sıkıntısız ve gelir getirecek ticari gelir sağlayacak , anonim şirket yapılanması ile hem hukuka uygun ticari faaliyet alanları genişletilebilir hem de gelir çeşitliliği sağlanarak özellikle yerel yönetim üzerinden gelen ve her iki taraf için de sıkıntılı süreçlerden kurtulmuş oluruz.
Bu konuda bu geçişin kolaylıkla gerçekleşmesi konusunda yararlı olabilecek tüm Paydaş'ların düşüncelerini ifade etmesi bu aşamada önemli ve katkı yapmasını bekliyorum. 

19-04-2023 /MEHMET LEVENTOĞLU