Yeryüzündeki Tek Faşistin Hitler Olduğunu mu Sanıyoruz?
Bu sabah da böyle zorunlu bir yazıyla "Günaydın" diyelim.
Hani.
Bazı şeylere anlam veremiyorum, anlıyamıyorum diye serzeniriz ya.
Hani bazı insanların fikirlerini belirtmelerine kızarız da, sonrada onlara hakaretle karşılık veririz ve "sen fikrini kendine sakla" der "bunları anlayamıyorum" diye serzenişte bulunuruz ya.
Fikirlerini beğenmediğimiz insanların da bizim fikirlerimizi beğenmediğini biririz ve neden fikirlerimizi beğenmediklerine anlam veremeyiz, kızarız, böğürürüz, hazımsızlık çekeriz ya.
İşte.
Onları anladığımız, anlamlandırdığımız zaman, "kes", "sen fikrini kendine sakla", "sana fikir soran olmadı" demediğimiz zaman ortada bir mesele kalmayacak.
Yoksa bizler, baskıcı faşist zihniyetin bir siyasi yönetim ve yeryüzündeki tek faşistin Hitler olduğunu mu sanıyoruz?
Zavallı bizler.
Not: Yazıyı ve yazanı eleştirmek yerine, yazıdan kendimize bir pay çıkardığımız kadar insanız.
**
Bir farkımız olsun.
Beğenmediklerimizden, sevmediklerimizden, eleştirdiklerimizden, nefret ettiklerimizden, gıcık olduklarımızdan, asla dediklerimizden, cahil dediklerimizden, aptal dediklerimizden,
Kibir ettiklerimizden, burun kıvırdıklarımızdan, cehenneme gönderdiklerimizden, cennete sokmadıklarımızdan.
Yaşarken, yürürken, yazarken, konuşurken, severken, paylaşırken
Bir farkımız olsun.
Olsun ki.
Farkımız fark edilsin, farklı olduğumuz belli olsun.
Farklıyız sanmayalım.
Yoksa.
Yoksa, yok aslında birbirimizden farkımız diyenlere, içimizden, "ama ben farklıyım" şarkısını kendimize söyler, kendimiz dinler dururuz.
**
Boşta durmak bana yaramıyor.
Doğru bildiklerimizi birde tersten(karşıt fikir) sorgulamaya çalışalım.
Eğer.
Sorgulayıp o konuda hiç bir doğruya ulaşamıyorsak bilgilerimize, bildiklerimize, fikirlerimize güvenebiliriz demektir.
Sorgulayıp bazı bilgiler, fikirler kafamızı karıştırıyorsa sorgulamaya devam sonunda gerçeğe ulaşacağız demektir.
Sorgulama isteğimizi en baştan içimizdeki bir "ben" engelliyor, o konuda beynimiz bir karşıt görüş üretmek istemiyor, düşüncelerimiz buğulanıyor, en baştan red, inkar, olmaz, olamaz, daha neler, olurmu öyle şey, gibi düşüncelerle kestirip attırıyorsa, biz her şeyi çok iyi biliyor, tamamen gerçeğe ulaşmış, başka kimsenin bilgisine ihtiyaç duymayan, çok az insana nasip olmuş, çok mükemmel yetenek ve akılla donatılmışız demektir.
Bu süper yetenek, akıl ve fikirlerle yaşamaya devam, vaktın sonunda "nirvana"(!) ya ulaşacağız, hiç şüphemiz olmasın.
Yaşam boyu.
Birinci bölümdeki insanlarla karşılaşma olasılığımız milyonda bir.
İkinci bölümdeki insanlarla karşılaşma olasılığımız milyonda bin.
Üçüncü bölümdeki insanlarla karşılaşma olasılığımız milyonda dokuzyuz doksan dokuz bin.
12-06-2020/