Disk Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Bandırma Belediyesinde çalışan Genel İş Sendikasına bağlı taşeron işçilerinin toplu sözleşme imza töreninde konuştu ve krizin faturasını işçilere kesmek isteyen oligarşiye rest çekti.
BORÇLU BİZ DEĞİLİZ KAZANDIKLARINI BİZLE PAYLAŞMAYANLARDAN ALACAKLIYIZ
Bandırma Barış Manço Kültür Merkezinde yapılan toplu sözleşme imza töreni öncesinde kürsüye davet edilen Çerkezoğlu “ Sevgili mücadele arkadaşlarım bu güzel kenti Bandırma'yı her gün kendi elleriyle yeniden yaratan arkadaşlarımı coşkuyla umutla selamlıyorum. Bir süre önce onurlu hakkını kullanan Genel- İş' e üye olan arkadaşlarımı kutlamak istiyorum. DİSK kocaman bir çınardır. 52 yıllık bir çınar. Mücadeleyi seçenlerin kurduğu bir örgüttür. Örgütlendiği her yerde yıllardır her türlü baskıya rağmen Türkiye işçi sınıfının umudu olmaya mücadele örgütü olmaya devam eden büyük çınarın yaprağı olduğunuz için sizi kutluyorum.Burada asılan pankart yüreğimizi ifade ediyor. Birileri oturduğu yerden emeğimiz üzerinden para kazanıyor bu kabul edilemez. Biz tüm taşeron işçisi arkadaşlarımıza ayrımsız kayıtsız kadro istiyoruz. Özel sektörde taşeron çalıştırılmasının bütünüyle yasaklanmasını istiyoruz. " şeklinde konuştu.
KRİZ BİZİM KRİZİMİZ DEĞİL ENFLASYON PSİKOLOJİK DEĞİL
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu "Biliyorsunuz ücret artışları dört artı dörtle sınırlandırıldı ama enflasyon daha şimdilerde yüzde 25. Bu kabul edilemez. Kıdem tazmınatını fona devretmeyi 2019 programına koymuşlar .İşveren sorumluluğundan çıkartılmasına fona devredilmesine sonuna kadar karşı çıkacağız. Bunun siyasi sonuçlarının ağır olacağını siyasilere göstereceğiz.
Kriz tesadüf değil. Bugün bu ülkeyi yönetenler kriz miriz yok diyorlar,ama her gün bakkala manava gttiğimizde cebimizdeki paranın her gün değer kaybettiğini görüyoruz. Bu ülkeyi iğneden ipliğe dışa bağımlı hale getirenler aldığı borcu betona gömen üretimi değil tüketimi kışkırtan bu poltikalarının sonuçlarını yaşıyoruz. Toplumun milli gelirin yüzde 1'inin nemalandığı ve onların yarattığı krizin faturasını payını alamayan yüzde 99 una işçisine yüklenmeye çalışılıyor. Bizim yartatmadığımız krizin faturasını bizler ödemeyeceğiz. Yaşadığımız ekonomik sıkıntılara psikolojik diyorlar. Ama biz her gün bakkala, manava pazara gittiğimizde evimize elektrik ve su faturası geldiğinde psikolojik mi değil mi,kriz var mı yok mu yaşadıklarımız çok açık bir şekilde görüyoruz” dedi.
Çerkezoğlu konuşmasının devamında “Türkiye son derece tehlikeli bir ekonomik krizin içerisindedir. Bu ekonomik kriz tesadüfen kendiliğinden ortaya çıkmış bir kriz değildir. Türkiye’nin içine girmiş olduğu her gün bizim emeğimizi ve ekmeğimizi küçülten bu ekonomik kriz yıllardır bu ülkeyi yönetenlerin 16 yıllık AKP iktidarının hayata geçirmiş olduğu politikaların ve onların tercihlerinin bir sonucudur. Uyguladıkları ekonomik politikalarla bu ülkeyi iğneden ipliğe dışa bağımlı hale getiren, dışarıdan borçla sıcak paraya dayanan aldığı borcuda üretime değil. Betona gömen, üretimi değil tüketimi kışkırtan bu ekonomik politikalar işte bugün Türkiye’yi adım adım tehlikeli krizin içerisine sokmuştur” ifadesini kullandı.
İŞÇİ SINIFI BORÇLU DEĞİLDİR İŞÇİ SINIFI ALACAKLIDIR
Türkiye’nin 467 milyar dolar dış borcu olduğunu dile getiren Çerkezoğlu "Bu borç sermayenin ve patronların borcudur. Geçenlerde bir sermaye örgütünün temsilcisi “Bu borç 81 milyonun borcudur” dedi. Hayır yıllardır karlarını bizimle paylaşmayanlar. Bugün zararı paylaşmaktan söz ediyorlar. Yıllardır nimeti bizimle bölüşmeyenler şimdi külfeti bölüşmekten söz ediyorlar. Biz borçlu değiliz. Alacaklıyız. Her gün çalıştığımız işte gece gündüz alnımızın teriyle çalışıyoruz . Hakkımız olanı istiyoruz kimseden sadaka istemiyoruz. Ürettiğimiz milli gelirden hakkımız alamadığımız hakkımızı istiyoruz. Bütün Türkiye'de her ilde sokakta meydanda bu mücadeleyi yürüteceğiz. Bu ülkenin gerçek sahipleri olarak toplumsal kuvveti örgütlersek bu karanlık günlerden çıkabilir.
Bugün burada yapılan ve diğerlerinden farklı anlamı olan bu toplu sözleşme imzalanmasında katkısı olan gerek sendika gerek Belediye olarak taraflara Başkanımıza DİSK adına teşekkür ediyorum. Çünkü taşeron meselesinde mücadele devam ederken yapılan bu toplu sözleşmenin diğerlerinden çok farklı anlamı ve değeri olduğuna inanıyoruz. O nedenle attığınız bu ilk adımı kutluyorum ” dedi.
BANDIRMA GERÇEK - Edit.MEHMET LEVENTOĞLU
