TARİH DERSİ
Ne kadar ilginç değil mi? Bir çoğumuzun tarih dersinden aldığı notlar yüksektir.Ama sorulduğunda cumhuriyetimizin ilanıyla TBMM'nin açıldığı tarihi karıştıran insanlar çevremizde çoğunluktadır.
Bu yüksek notlara bakıldığında üzerinde yaşadığımız yurdumuzun tarihinin bilinmemesi bizleri düşündürmesi gerekir. Bu durumun nedenlerinden biri tarih anlayışıdır:Tarihimizi sadece İslam tarihi ve saltanat tarihi yani Selçuklu ve Osmanlı tarihinden ibaret görmektir. Bu duruma bir örnek vermek istiyorum. Üniversitede okuduğum bölümde akademisyenin biri İslamiyet öncesi Türk tarihini benimsendiğini söylemişti. Nedenini sorduğumuzda ben çocuklarıma ne diyeceğim ? Sizin dedelerimiz Budist, Şamanist mi diyeceğim? şeklinde düşüncesini savunmuştur.
Bu durumun bir diğer nedeni: Tarih dersleridir.
Öğretmenlerimizin bazıları derse girer,
"Aç kızım 525. sayfayı oku!"
Diğer öğrencilere de "sizde dersi dinleyin",der.İ yi de öğretmenim, ortada ders yok ki; hangi dersi dinleyelim? Biri kitaptan okuyor, o kadar. Diğer öğrenciler de uyukluyor.
Veya bir öğrenci tahtaya kalkıp evde ezberlediği konuyu unutmamak için jet hızıyla anlatır!.
Öğretmen sınav öncesi 50 soru yazdırır. B"u soruların cevaplarını bulun ,sınavda sadece bu sorulardan soracağım" der. Ögrenciler sınavdan 3,5 gün önce ya da son gece soruları papağan gibi ezberler ,sınavdan 80,90 puan alır. Tabi soruların cevaplarını karıştıranlar da olur. Sınavdan 2 saat sonra hiç kimse hiçbir şey hatırlamaz. Sonra da kendi tarihinden habersiz, milli tarihten,milli bilinçten yoksun nesiller yaratırız..Hepimiz biliyoruz ki; milli heyecan,Kuvay-ı milliye ruhu milli tarihle başlar ve milli tarihle varılır. Sınavdan bir gece önce tarih sorularını ezberleyen insanların içinde hangi "Türklük Ateşi" yanabilir ki? İşine saygı duyan öğretmenlerimizin anlattığı tarih dersleri ile bizim içimizdeki "Türklük Ateşi" alevlenerek yanar. Ancak biz böyle anlatılan tarih dersleri sayesinde ulusumuzu tanır,Türklüğün sonsuza kadar varolma savaşını, mücadelesini anlayabiliriz.
İnsan sevdiği, bildiği, uğruna mücadele ettiği şeyi sever ve korur. Ancak onun için savaşır.
İşini gerçekten hissederek,gönülden yapan tarih öğretmenlerimizi saygıyla anıyorum. Ben her iki şekilde görev yapan öğretmenlerden tarih dersleri aldım. İşini gönülden yapan tarih öğretmeni derse geldiğinde sınıf defterini bile imzalamadan ders anlatmaya başlar. Kurtuluş Savasımızı bir anlatır ki; sanki cephede savaşıyoruz, öyle içten öyle hissederek anlatır.O milli heyecanı,milli ruhu, Türklük sevgisini öyle bir verirdi ki ilişkilerimize kadar işlerdi. Dersi dinlememek,kafamızın başka yerde olması imkansızdı.Günler, yıllar geçti. Ama ne o tarih derslerini ne de o cumhuriyetimizin harika öğretmenini unutmadım. İşine bu kadar bağlı öğretmenimizin kalbimizde yaktığı ateş hiç sönmedi. Tam tersi o yaktığı "Türklük Ateşi" alevlenerek yanmaya devam ediyor.
Başta başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere işini böyle gönülden hissederek yapan cumhuriyetimizin harika öğretmenlerini saygıyla anıyorum.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediği gibi"Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır."
TOMRİS SEVİYE KAÇAL/25-01-2021/GÖNEN