Profesyonel Siyasetçiler

PROFESYONEL SİYASETÇİLER.

CHP ile ilgili her yazının sonrasında artık bir daha bu konulara değinmeyeceğim diyorum ama nafile.

Diğer partilerde olmayan bir şey CHP’de az da olsa mevcut. Diğer partilerde ilçe ve il kongrelerine çok adayla gidilmesi davaya ihanet olarak değerlendirilir. Bu açıdan bakıldığında CHP içerisindeki aday çokluğu parti içi demokrasinin işlediğini gösterebilir. (mi?) Siyaset çarkı içerisine giren herkese bulaşan bir virüs mevcut. Sözde partiye ve halka hizmet için girilen yarışta ele geçirilen koltuklar bir süre sonra vazgeçilmez bir hal alıyor. Herkes partiye ve halka hizmet ettiğini söylüyor ama parti küçülüp halk yoksullaşırken yetkili ve etkili makamlarda oturanlar zenginleşiyor. Bu her parti içerisinde böyle. Bazısında biraz daha fazla bazısında biraz daha az. Bu durum siyasete ve siyasetçiye olan güveni yerlere serdi. Bir diğer konu genel seçimlerden tutun sözde demokratik ortam içerisinde yapılan bütün seçimlerde ne seçmenin, ne parti üyesinin nede delegenin hiçbir etkinliği yok. Seçmen önüne getirilen belgeyi onaylayan bir notere dönüştürülmüş durumda.

CHP bir ay önce delege seçimi yaptı. Delege adaylarını ittifaklar belirledi üye onayladı. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi eş, anne, kardeş, kayınbirader kontenjanları bu defa isim değiştirdi. 65-70 yaşındaki ablalarımız delege yapıldı. Tam bu süreç atlatıldı derken merkezi Balıkesir olduğu sanılan Hüseyin Bahar’la ilgili sosyal medya paylaşımları çıktı. Hüseyin Bahar’ı cilalayıp sunanlar birden karar değiştirip Sayın Bahar’ı linç etti. Kimin ne kadar CHP’li olduğu sosyal medya paylaşımları ve basın açıklamaları ile ölçülecekse size bazı örnekler sunacağım.

Yıllar önce (öyle fi tarihi falan değil) CHP’nin kapısının önüne siyah çelenk koyanlar, her fırsatta CHP’yi eleştiren, faşizanlıkla suçlayanlar daha sonra CHP’den milletvekili seçildi. Şimdi kurultay delegeliği ve Parti Meclisi mücadelesi veriyor. İsmi tahmin etmişsinizdir.

Çok değil daha bir yıl önce belediye başkanı adayı gösterilmeyenler parti için demedik laf bırakmadı. Başka bir partiden veya bağımsız adaylık konusunun seçeneği uzun bir süre gündemi meşgul etti.

Sevgili CHP’liler. Kimse kimseyi kandırmasın. Parti içerisinde olup bitenleri herkes az çok biliyor. Erdek Pınar Oteldeki toplantılar, Bandırma’da bir emlakçının üst katındaki değerlendirmeleri herkes biliyor. Bunlar ayıp şeyler değil. İnsanlar oturup tartışıp fikir üretmeye çalışabilir. Ayıp olan kamuoyunun karşınına çıkınca ‘partimin çıkarları ulusumun esenliği’ söyleminin arkasına sığınılan gizli gündemlerdir. Hadi hep birlikte dürüst olalım. Bandırma önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde planlanan sanayi yatırımlarının yaratacağı ranta odaklanmış durumda. İş dünyası da aynı siyaset dünyası da. Siyaset dünyasında herkes hesaplarını yapılacak erken seçimin üstüne kuruyor. CHP’deki kavga erken seçimde koltuk kapma kavgasıdır.

Ben mevcut tabloyu böyle okuyorum.

Uzlaşmaymış, birlik beraberlikmiş geçin bunları. Hadi daha açık ifade edeyim. Bu tartışmanın bir yanında Dursun Mirza ve Mehmet Tüm bileşenleri, öte yanda ise daha geniş bir ittifak olan Sedat Pekel ve ekibinin kavgasıdır. Selim Panç adıyla ikinci ekip bir adım önde gibi görülebilir ama parti içi demokrasi ve delege seçiminin hiçbir önemi kalmamıştır.

25 Ocakta kazananı olmayan bir seçim yapılacak. Kul haklarının yendiği fillerin tepiştiği bir seçim olacak. Tamamen kişisel yorumum ve gözlemim olarak tüm iyi niyeti ve düzeyli duruşuyla bu sürecin mağduru Sayın Ahmet Alp’tir. Ancak siyaset işte böyle acımasız ve ilkesiz bir uğraş. Siyaseti profesyonel meslek haline getirmiş ağır ağabeyler elbette her şeyi kontrol altında tutmak isterler. Çünkü profesyonellik hep bir adım sonra nereye geleceğini veya hangi çıkarı elde edeceğini hesaplar. Kısacası gönüllü çalışma esasına değil karlı çalışma esasına göre şekillenir. O yüzden yerelden genele kadar profesyonel siyasetçilerden kurtulamadığımız ve onların gözünü doyuramadığımız sürece ne delege seçiminin nede genel seçimin bir anlamı olmayacaktır.

Sözün sonunu Dr. Selim Panç’ın milletvekili adaylığı kutlayarak bağlayalım. Belediye Meclis ve İl Genel Meclisi üyeliğinden ayrılmanın karşılığı milletvekilliği vaadidir. Hayırlı olsun.

21-01-2020/CEVDET AYAN /BANDIRMA