Eğitim - İş Bandırma Bşk.Kadir Taylan " Eğitimdeki Eşitsizlik Daha Da Derinleşti."

Salgınla birlikte daha da ağırlaşan sorunların damga vurduğu 2020-2021 Eğitim ve Öğretim Döneminin ilk yarı yılını tamamladık.

Yurdumuzun pek çok yerinde olduğu gibi Bandırma’da da uzaktan eğitime hazırlıksız yakalandık. Balıkesir genelinde uyguladığımız ankete göre, çocuklarımızın çoğu altyapı yetersizliğinden, tablet/bilgisayar eksikliğinden, öğrenci/veli ilgisizliği gibi sebeplerden dolayı eğitimden mahrum kaldı. Kaymakamlık ve Bandırma Belediyesinin öncülüğünde başlatılan bağış kampanyası ile, interneti olmayan çocuklarımıza internet bağlantısı sağlandı, ihtiyacı olanlara tablet verildi, ilçemizde yaşanan eksiklikler giderilmeye çalışıldı. 

Uzaktan eğitimin saatlerinin düzensizliği, sabah erken veya akşam geç saatlere konan dersler bizleri olduğu gibi öğrencilerimizi de zorladı. Öğretmenler olarak günlük işlerimiz ve uzaktan dersler arasında sıkışıp kaldık. Bu zorlu süreçte kimi idareciler, gönüllülük esasına göre yapılması gereken bazı etkinliklerde öğretmenlere görev vermek istedi. Bu konuda İl Milli Eğitim Müdürü ile görüşerek, Bigep gibi projelerde gönüllülüğün esas olması gerektiğini belirttik. Koçluk, eğitim danışmanlığı gibi konuların uzmanlık isteğini öğretmenlerin bu konuda yeterliliği olmadığını ifade ettik.

İlçemizde inşaat halinde veya tadilatı yapılan okullar var. Yine okullarımızın pek çok eksiği olduğunu biliyoruz. Bunların uzaktan eğitim ve şubat tatili sürecinde tamamlanması gerekiyor. Bu konuda İlçe Milli Eğitim Müdürü ile görüşerek, gördüğümüz eksiklikleri, taleplerimizi ilettik.

Şubat tatilinden sonra yüz yüze eğitime geçebileceği söyleniyor. Pek çok öğrencimiz okulluna yine servislerle, toplu taşımayla gidecek. ŞMG ve Fen Lisesi’ne gidecek öğrencilerimiz, hastane otobüslerine binecek, çocuklarımız virüs kapma riskiyle karşı karşıya kalacak. Okulların yürüme mesafesinden uzağa yapılmasının bir sonucudur, bu. Liselerin şehir dışına yapılması yanlıştır. Hala bu yanlışta ısrar ediliyor.

Salgın sürecinde eğitimdeki eşitsizlik daha da derinleşti. 1.5 milyon olarak açıklanmasına rağmen ülkemizde 4 milyon öğrenci uzaktan eğitime ulaşamadı. Yoksul ailelerin çocukları her geçen gün eğitimden biraz daha kopuyor.

Salgın sürecinde gidiş gelişler yaşayan MEB eğitim sistemini tam anlamıyla bir kördüğüme çevirdi. Yüz yüze eğitimin başlatılmasında, merkezi sınavların uygulanmasında, DYK kurslarında ve öğrencilerin değerlendirilmesi gibi pek çok konuda bir karara varılamadığını gördük.

Seçmeli derslerin belirlenmesinde öğrenci ve velilere baskı yapıldı. Gönderilen talimatlarla dini içerikli derslerin seçilmesi istendi. Sürekli çağdaşlık vurgusu yapan Bakan Ziya Selçuk, söylediklerinde samimi ise baskı yapan yöneticilere soruşturma başlatmalıdır.

Diyanete ayrılan pay artarken eğitim bütçesi kısıldı. 2002 yılında eğitim yatırımlarına ayrılan pay %17 iken 2021’de bu oran % 7’lere geriledi. Bu da eğitim öğretim giderlerini velilerin sırtına yüklenmesine, eğitim giderlerinin sürekli artmasına sebep oluyor.  

TÜİK verilerine göre lise çağındaki çocuklarımızın %50’ye yakınının eğitimde yer almadığını görüyoruz. 15-19 yaş grubundaki 6 milyon gencin 1.2 milyonu ne eğitimde ne istihdamda yer alıyor.

Yaptığımız anket sonuçlarına göre salgın sürecinde öğretmenlerin %90’ı gelirlerinin azaldığını söylüyor. Buna karşılık öğretmenler olarak özveri ile uzaktan eğitimi yürüttük. Buna rağmen “Öğretmenler rahata alıştı.” eleştirisine maruz kaldık.

Üniversitelerimizde birçok aydın bilim insanını görevden uzaklaştırıldı. Tepkilere rağmen bilim kurumlarımızın başına tepeden inme atamalar yapıldı. Boğaziçi Üniversitesi’ne siyasi geçmişi olan birinin atanması bunun son örneği oldu. Üniversitenin kapısına kelepçe vuruldu, öğrenciler polis şiddetine maruz kaldı, onlarca öğrenci ev baskınları ile gözaltına alındı.  

Eğitim-İş olarak MEB'e çağrımızdır:

Bakanlık, öğretmenlerden, sendikalardan göstermelik görüş almak yerine, fikirlerimize ve önerilerimize gerçek anlamda kulak vermeli. Durum ağırlaşıyor, eğitim sorunları derinleşiyor.  Bizler bu olumsuz tabloya rağmen Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ün öğretmenleri olarak parasız, bilimsel, laik, çağdaş bir eğitim sistemi için çalışıyoruz, ekmeğimiz ve çocuklarımızın geleceği için mücadele etmekten onur duyuyoruz.

Kadir Taylan - Bandırma Eğitim İş Temsilcilik Başkanı

26-01-2021- EDİT: EMEL MORALI