Son on yilda kadına şiddet yüzde 1400 arttı.
Bandırma Kent Konseyi Kadın Meclisinin hazırlamış olduğu "Kadına Şiddete Hayir" mitingİ Bandırma Cumhuriyet Meydanında son bulan yürüyüşle gerçekleştirildi. Mitinge Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm ,Namık Havutca Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza Meclis üyeleri Sami Türkmen ve Selim Panc Katılım göstererek destek verdiler..Eski Hal binasının önünden baslayan yürüyüs Cumhuriyet Meydanında Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Bahar Güzel Tarafından yapılan Basın açıklamasıyla son bulurken katılımcılar kadına şiddeti protesto ettiler.
BASIN AÇIKLAMASI
Uluslararası hukukun bütün çabalarına rağmen,hem dünyada hem de ülkemizde çiğ gibi büyüyen kadına yönelik şiddet,çagimizin bir utanç kaynağı olarak insanlık onurumuzu yaralıyor.
Kadin erkek eşitsizliğinin bir sonucu olarak insan hakları ihlallerinin birinci derecede hedefi olan kadinlarin toplum hayatındaki yeri pek çok ülkede geleneklere ve dibi kültür gore belirleniyor, kamu otoritesi doğrudan doğruya kadının kimliğini ve onurunu hiçe sayan düzenlemeleri uygulamaya koyuyor.Bugün dünyada milyonlarca kadın,calisma hakkından,seyahat özgürlüğünden yararlanmaktır;pantolon giydiği için kirbaclaniyor,bisitlete binmesi,sandalyeye oturması kamu otoritesi tarafından yasaklanabiliyor.Binlerce kadın mezhep savaşlarının yol açtığı acımasız dünyada yanlarından oluyor,tecavuze uğruyor.Turkiye'de de kadın,taraf olduğumuz uluslararası belgelere ve yasal düzenlemelere ragmen fiziksel,duygusal,ekonomik şiddetle ve acımasız emek somurusuyle karşı karşıya bulunuyor.Evde,iste.Okulda,sokakta,karakolda fiziksel ve cinsel şiddete maruz kalan,cocuk yaşta evlenmeye zorlanan kadınların,namus veya tore adı altında yaşam hakları elirinden alınıyor.Kadinlarimiz daha çocuk yaşlardan itibaren en büyük şiddeti en yakınlarından;babalarından,eslerinden hatta oğullarından görüyor.Son on yilda kadına şiddetin yüzde 1400 arttığı,cocuk gelin sayısının yükseldiği bir süreçten geçiyoruz.Kadin bedeni üzerinden yapılan siyasetin,onlarin ne giyeceğini,kac çocuk doğuracağına,nasil doğuracağına müdahale ettiğine,ogrenci yurtlarının sosyal alanlarının,ortaogretim kurumlarının yemekhanelerinin ayrıldığına ,en sorumlu makamdakilerin karma eğitimin yanlış olduğunu söyleyebilirim tanık oluyoruz.Dayatilan eğitim sistemiyle kız çocuklarımızın eğitiminden uzaklaştırıldı gibi,geleceklerinin çalındığını gözlemliyoruz.Kadinlarin yönetim kademelerine getirilmemesinden bedelini ediyoruz.Demokrasi ve kadına özgürlük adi altında uygulanan bu politikaların,kadinlara özgürlük getirmeyeceğini gibi ülkeye de refah getirmeyeceği aşikardır.Dunya üzerinde kadınını eve kapatan gelismis tek bir toplum yoktur.Siddeti yenememis toplumlarda demokrasiden söz etmek ise mümkün değildir.Hukukun ustunlugunu,esit yurttaşlığı,insan haklarını ve demokrasiyi yerleştirmek için kadına yönelik ayrımcılığı ve şiddeti silmek zorundayız.Siddete uğrayanların değil,siddet uygulayanların utanç duymasını sağlamak şiddet uygulayanların ise yeni suçlar işlemek üzere tahliyelerine yol açan uygulamalarin terk edilmesini sağlamak zorundayız.Tecavuze uğrayan kız çocuklarının ruhsal bütünlüğünün zedelenip zedelenmedigini soruşturan,kadin katillerin"haksız tahrik" adı altında ceza indirimi sağlayan erkek egemen adaleti değil,gercek adaleti hakim kilmaliyiz.İnsan hakları mücadelesinde,kadina yönelik her turlu ayrımcılığı;emeğine,bedenine ve kimliğine yönelik şiddeti reddediyor,demokrasiye vecesit yurttaşlığı gönülden bağlı herkesi omuz omuza mucadeleye cagiriyoruz.
BGHABER-EMEL MORALI
