Ya ''DANSÖZ '' diyorlar yada iyi kıvırtmacı...

İNSANLIĞIN İÇİNE HAPSOLDUĞU ORYANTALİZM..

Çevremizde yaşadıklarımız ve toplumsal olaylara verilen reaksiYOnlar,yönetici noktalarında bulunan bireyleri de kapsayarak tabiri caizse tam anlamıyla bir oryantalizm hastalığıyla başbaşa figürlerini sergilemeye devam ediyor.

Genelde insanlık yaptığında ettiğinde hep bir mağduriyet üzerinden söylem geliştirir Kurguda bunun üzerinde şekillenir. Doğrusu bu durum mağdurların da işine gelmiyor değil...

Sırf mağdur olmanın haklılığı sayesinde, başkası yapsa kabul edilemez olan bir siyasetin,davranışın göze dokunmanın,taklanın kabul görmesi az buz rahatlık sayılmaz. Bu sayede mağdur toplumun, kitlenin onu oluşturan bireylerin iç hiyerarşisi ve iktidar yapısı yeniden üretilebilirken, siyasi sorumluluk da tümüyle toplumun dışındaki ‘egemenlere’ yıkılıyor. Böylece mağduriyetin yeknesak karakteri, mağdur gözünde egemenleri de yeknesak kılıyor...

Öte yandan mağdurların yanında yer alanlar mağdurların kendi içindeki farklılaşmalara ve kırılmalara değinmek istemedikleri gibi, egemenlerin iç kavgasına fazla girerek mağdurun pozisyonunu zayıflatmayı da tercih etmeyebiliyorlar.

Sonuçta siyaset parçalanıyor.

Çünkü.

Egemenin analizi ile mağdurun analizi birbirinden kopartılıyor.

Sanki egemen dünyadaki çatışmalar mağdurun siyasetinden bağımsız olarak çözülebilirmiş ve mağdurun hakları da egemen varsayılan dünyadaki,ülkedeki yereldeki gerilimlerden bağımsız olarak elde edilebilirmiş gibi.

Post modern oryantalizm ötekine bakışta ideolojik tahakküme düşmekten korktuğu ölçüde, olayı duygusal bir ‘anlayışlılık’ zeminine oturtuyor. Ötekinin bize benzemesini zorlamaktan o denli korkuluyor ki, onun sadece kendisine benzediği noktasına geri dönülüyor ve böylece en katı modern oryantalistlerin söyledikleri neredeyse tekrarlanıyor. Tek bir farkla... GERİ olanı ‘anlayarak’ ve haklarını almasını destekleyerek. Böylece mağduriyet ‘GERİLİĞİN’ kamuflajı haline geliyor.

Mağdurun farklı bir siyaset geliştiremeyeceğini söylemekten gocunulmuyor, hatta bazen bu duruş bir tür ideolojik ‘YALTAKLANMAya’ kadar bile varabiliyor. Siyasetin alanı daha da daralırken, çözümsüzlüğe işaret etmek ve kategorik doğruları serdetmek ‘SİYASET’ sanılıyor... Ama kabul etmek lazım ki modern oryantalizme kıyasla önemli bir fark da yaşanıyor:

Mağdurlar ‘BİZİ’ seviyor ve kendimizi ‘İYİ’ hissediyoruz.  Kıvrak bu kadar savrulmanın başkaca da bir tanımı yok malesef oryantal dansı en becerene yada icra etmeye çalışana figürlerde ki başarı oranına göre ya ''DANSÖZ '' diyorlar yada iyi kıvırtmacı...

Sevgiyle Kalın...

Aydın Akbal-Bandırma 01-07-2016