Uyuyor'muyuz!

UYUYOR’MUYUZ! 

Değerli okurlar, malumunuz, çok uzun yıllardan günümüze kadar KORONA VİRÜS (COVİD 19) gibi böyle sarp, böyle öldürücü ve çabuk bulaşarak yayılan bir virüse rastlamamıştık.

Dünyayı kasıp kavuran, yüzbinlerce insana bulaşan, binlerce insanı hayattan koparan bu melanetin vahametini bizler "Türk milleti "olarak galiba tam olarak kavrayamadık.

Bunu da önceki Asya gribi, Domuz gribi Kuş gribi ve benzerleri gibi hafife aldık. Bir iki antibiyotik, Ihlamur, nane limon vs, bir iki gün yatak istirahati sonrası geçer mi sanıyoruz nedir.

Sağlık Bakanımızın, bu virüsün ne denli tehlikeli ve ölümcül olduğunu İlacı aşısı olmadığından çabuk izole edilemeyeceğini ve korunmamız için neler yapmamız gerektiğini, kendilerinin ve İlgili Bakanların aldıkları önlem ve kararları gece gündüz her fırsatta bıkmadan yorulmadan anlatırken adeta sesi kısıldı.

Her gün giderek artan hasta sayısını ve hayatını kaybedenleri büyük bir üzüntüyle bildirirken onu can kulağı ile dinliyor görünüyoruz, ama söyledikleri, galiba bir kulağımızdan giriyor, diğerinden çıkıyor.

Hükümet Ülkede adeta seferberlik ilan etti, bizleri virüsten korumak için her türlü önlemleri alıyor ama, bizler bu alınan kararlara UYUYOR- muyuz, yoksa her konuda olduğu gibi gaflet uykusuna yatmış UYUYORMUYUZ.?!!!

Belediyeler, Kentlerin geniş alanlarına halkın, daha ziyade yaşlı insanların normal günlerde dinlenip hava almaları için oturma bankları monte etmişlerdi. Ancak bu virüs nedeniyle olağanüstü bir hal meydana geldi. İlgililer 60-65 yaşlarındaki yaşlıların ve kronik hastalıkları olanların bu virüse kolayca yakalanmaları riski bulunduğundan. ” EVDE KAL” sloganıyla sokağa hiç çıkmamalarını ve zorunlu hallerde sosyal mesafeye dikkat etmelerini önemle bildirdikleri halde. Bizim yaşlı vatandaşlarımız, Kent içindeki bütün o banklara, yan yana, omuz omuza, eskiden camilerde bulunan “Abtesane ibrikleri” gibi dizilmişler, keyiflerine diyecek yok. Güvenlik güçleri evlerinize gidin aksi halde ceza yazacağız dediklerinde, birisi, "benim yaşımı dedem böyük yazdırmış ben o gadar yaşlı değilim, ben oturabilirim, hem eve gitsem goca garıynan  bütün gün gavga ediyoz" diyor.

Bir diğeri, on beş yirmi gün önceleri, evlere girmeyin diyorlardı şimdi de evden dışarı çıkmayın diyorlar anlamadım ki derken, bir başkası, korona morona yok ecel gelmeden ölünmez, "Allahtan geldi yapcek bişey yok bize bişey olmaz" diyor!.

Yani, bizler At, Eşek, Domuz eti gibi ne olduğu belirsiz et ve gıda maddelerini son yıllarda bolca yediğimizden bağışıklık sistemimiz gelişmiş ve güçlenmiştir, havasındalar.

Lakin EMMİ’ler! O virüs Allahtan gelmedi ÇİN’den geldi, Çin, “Denizde gemiden başka yüzen, karada otomobilden başka kaçan, havada uçaktan başka uçan” ne varsa biz yeriz arkadaş dediler ve canlı ne buldularsa yediler, Virüs o yüzden Çin’den geldi. (bunu ABD yaptı diyorlar ya, her ne ise)

Size belki bir şey olmayabilir "Emmi"ler ama o mikrobu sokaktan alıp evinize ve sevdiklerinize götürürseniz, işte o zaman olan onlara olur, ne zaman uyanacaksınız.! (Hani balığa gidecektik ya)!!!

Bakınız, Aile hekimleri, yurt dışından, UMRE’den gelenlerin on bine yakınını (evinize gidin ziyaretçi kabul etmeyin) diyerek kontrolsüz muayenesiz salıverilenleri telefonla arıyorlar.

"Alo teyzeciğim nasılsın, iyi misin?.

- İyiyim evladım.

- Ateşin Öksürüğün var mı?.

- Yok evladım.

- Dışarıya, yani sokağa çıkmıyorsun değil mi?.

-Geldiğimden beri hiç çıkamadım evladım, sağ olsunlar gelen giden hiç eksik olmadı.

“Hani ziyaretçi kabul etmeyecektiniz be teyzem, ne yapıyorsunuz? Gelen giden falan.

- Bir şey yapmıyoruz evladım sadece MEVLİT yapıyoruz.!!!!!!.

- Oh ne güzel!!.

"Hak teala çün yaratmış ademii.

Biz severiz fındık fıstık ile bademii."

(Cennet garanti,virüs te neymiş ki)!!…

“Asker uğurlaması yapıyoruz”!!!.

Hele şu kınalı kuzularımızı o kutsal ocağa gönderelim, ondan sonra Virüse karşı tedbir ve önlemlerimizi alırız.!!!

Ankara, Bursa, Konya, Antalya otogarları tıklım tıklım Asker yakını dolu... Halay çekiyorlar!!!.

Bilindiği gibi "Asker acıkmaz, susamaz, üşümez, korkmaz, yorulmaz, hasta olmaz" .Onların bağışıklık sistemleri güçlü ve dirençlidir, onlara da bize de bir şey olmaz rahat olun mantığıyla Asker uğurlaması var.!!!

“EN BÜYÜK ASKER BİZİM ASKER”.

En küçük mikrop KORONA (COVİD 19) unutmayalım!, korunalım! Öldürüyor İnsanları!!!. Ölene merasim yok, bir poşete koyup uzaktan bir çukura atıyorlar!. Yakınları bile göremiyor ona göre önemseyin!!!. “Ellerimizi sık sık yıkayalım, Evde kalalım, Sağlıklı kalalım”…

23-03-2020/BANDIRMA- FİKRET ÇAĞIN