Bazı şeyleri kaçırıyoruz gibi geliyor bana , en başta hayatı kaçırıyoruz.
Çok boş şeylere üzülüyoruz , evde bardağı tabağı kırılınca üzülen insanlar var , arabası , mobilyası çizilince falan aynı şekilde üzülen insanlar var.
Değmeyecek yere , boş yere kavga ediyoruz birbirimizin kalbini kırıyoruz üzülüyoruz.
Sonra ne oluyor biliyor musunuz ?
Pat diye ölüyoruz.
Geçen gün sayfamda ekli bir arkadaş aradı ''Halil'cim
bir yakınımı kaybettim.
Evde tepeden tırnağa ne varsa buzdolabından halısına salon koltuk takımı yatak odası perdeler yemek odası mutfak ne varsa ihtiyacı olan birine verelim'' dedi bana.
Tamam dedim bir iki telefon trafiğinden sonra yeni evlenecek olan bir arkadaş buldum , eşyaları verdik arkadaşa.
Almaya kalksa 300 bin liraya alamaz değerde eşyanın sahibi oldu arkadaş.
Çok sevindi , gözlerinden mutluluk göz yaşları aktı çocuğun.
Benim demek istediğim başka , eşyalar taşınırken düşündüm de bu eşyalar çizilince bu bardak çanak kırılınca , ne bileyim takım bozulunca falan üzülen insanlar var ya , boşa üzülüyorlar.
Sonunda ne oluyor biliyor musunuz ?
Ölüyorsunuz.
Eşyalarınız , bütün sahip olduklarınız dünyada kalıyor bir başkasının oluyor siz gidiyorsunuz.
Değmez yani hiç bir şeye üzülmeye değmez.
Benim ne zamandır yaptığımdır , bir olumsuzluk mu oldu bir fenalık mı yaşadım , beni şikayet mi ettiler gülüyorum geçiyorum , gülmek çok iyi geliyor bana.
Gülün geçin , üzüntü içinde yaşayıp hayatı kaçırmayın.
23-09-2023/HALİL UNCU