Dutliman..Bir Yanım Güzellik Bir Yanım Hüsran

Sürpriz soğuklardan önceydi. Bir anda esti, motosikletime atlayıp  Dutliman Köyü'ne gittim. Köy diyorum ama şimdilerde her nedense resmen mahalle!. Tuhaf bir durum bu ve henüz kimse net  kabullenemedi. Köy köydür mahalle de mahalle, biri kırsalda biri şehir içinde bildiğimiz . Her neyse.

Dutliman Bandırma ilçesine bağlı ilçe merkezine uzaklığı ise 8 km kadar olan güzel bir  köyümüz!. Doğa buraya çok cömert  davranmış. 

Yani koronavirüstü geçim sıkıntısı demeyin, tatile gidemiyorum diye üzülmeyin. Bu muhteşem   güzellik yanı başımızda, 
İstiridye kabuğun içinde saklı inci gibi ....Yokuştan aşağı inerken aynen böyle hissettim.

Yolda "Rüzgar Gülleri" seyrinde geliyorsun.
Virajlı dar ve biraz bozuk  yollardan Dutliman'a inerken manzaraya bakıp kaza geçirme riski var dikkat ! Ama bu da ayrı bir adrenalin.. Ve karşında Dalgakıranla kapatılmış tertemiz deniziyle kumsal.
Doğasıyla, havasıyla güzel  ufak ufacık bir sahil yerleşim yeri. Acılarla dolu mübadele yıllarını yaşamış kim bilir ne hikayeler saklıdır Dutliman'da. Balkanlardan önce Samsuna sonra buraya gelenlerin hikayeleri.
Kitabıda var bu köyün. Ersoy Aydoğan kendi köyünü yazmış  dedelerinin öyküsünü kaydetmiş."Bir Köyün Hikayesi-Dutliman" isimli kitabında.

**

Dutliman'ın ufak  bir kumsalı var. Hemen yanı başında yeşillik alanda  masalarda piknik yapabilirsiniz, masalara gölgesini veren Çınar ağacına yuva yapmış kuşların sesiyle. İnsana mutluluk  ve huzur veren durgun denizi , kahveden aldığınız ince belli bardakta çayınızı yudumlarken sadece seyretseniz bile   bütün bir haftanın stres ve yorgunluğunu alıp götürür.  Güneş batar batmaz kendiliğinden yanan ışıktan gerdanlık. Sordum Bandırma Belediyesi yapmış.

Deniz derken malüm son aylarda körfezde olsun, Bandırma'da olsun bir felaket yaşanıyor. Ama burada deniz salyasından eser yok.

Ama maalesef çok çok üzücü şeyler de var. Alıcı gözle bakıyorum . Muhteşem kumlarıyla  kumsal küskün .Sigara izmariti pet şişeler.  Hoyratça sağa sola atılmış.  NASIL BİR ÇİRKİNLİK !.
Bu nasıl bir zülümdür.

"İnsanoğlu'na bedava bahşedilmiş bu güzelliklere, insanoğlunun ihaneti nereye kadar Allahım "diyorum. Buraya gelen insanlar çöplerini hoyratsızca  atarken adeta kendi imzalarını bırakmışlar. Maalesef içimizde çevre bilincinden yoksun çok fazla insan var. Duyarsızlık isyan derecesinde fazla. İnsan yaşadığı yeri pisler mi? Bir daha gelmeyecekmisin , bir başkası senden sonra gelmeyecek mi ?  Bu nasıl bir kalleşlik.

Diğer tarafta kumsalda  yosunlar karaya vurmuş ortalık çer çöp içinde oysa herkes kendi çöplerini izmaritlerini toplayıp gitse..Burada köy sakinlerine de iş düşüyor. Bir küçük uyarı tabelası bile asmak belediyeden talep edip çok mu zor? Çöp bırakanları uyarmak da HERKESin görevi . Çünkü bu güzellik aslında köy için müthiş bir ekonomik gelir kaynağı olabilir. Ben henüz gidemedim arkadaşım akrabalarıyla Ege adaları gezisi yapmış,sıradan sahilleri köyleri sahil kasabalarını gezmişler Semadirek adasına da gitmişler. Anlata anlata bitiremedi temizliği. Boyasız tek ev bulamazsın. Hemen kapıkomşumuz doğanın bahşettiği bu şansı fırsata çevirip zenginleşirken biz neden böyleyiz. Neden çevremize bu kadar düşmanca duyarsısız? Neden DOĞAnın kıymetini hala anlamadık öğretemedik ?Kim suçlu?
Geçen seneden aklımda kalan bir sahne var. Kurban bayramında kesilen kurbanlıklara denk geldim. İnancın gereği kurbanını kesenler , kanları meydanda akıtıp  gitmiş ,diğer bazı parçalarla toprağa gömmeleri gerekiyor,ama  nerdee..Öylece bırakılmış ortalık kötü kokudan geçilmiyor ve sinek kaynıyor. Yine kimseler dert etmiyor. inşallah bu sene de aynısı olmaz.  Hiç yakışmıyor.

Gelen ziyaretçilerin ve köy sakinlerin kullanmı için tuvalet yapılmış.Görüntüler  İçler acısı 

Ayrıntıları yazmaya elim gitmiyor resmini koyuyorum. Bandırma Belediyesi rutin aralıklarla temizleme sözü vermiş. Nitekim aralıklarla da   geliyorlardır. Ama her tuvaleti kullananın arkasından su dökecek halleri yok ki kardeşim. Ya biraz insaf !. Orda bir tane tuvalet var pislik içinde. Bu nasıl bir tuvalet kültürüdür.  Yıkın orayı daha iyi. Her kullanan temiz bırakıp çıksa kendiliğinden temiz olur . Orda o rezil tuvalet duruyor ve sanki yokmuş gibi kimseler görmüyor.  Bir yabancı gelse görse halimizi utanç. Tabii ki öncelikle  muhtarlığın ilgilenmesi lazım. Sorumluluk paylaşılması lazım. Maaş al yan gel yat ,her şeyi devletten bekle olmaz. Azıcık ayağa kalkın, sorunla birlikte yaşamayın  gerekli yerlere iletin destek isteyin ,olmadı kendiniz çözün.

02-06-2021- BERKAN KOZAN