Cinayet İşlenmeye Devam Edilecek mi?

Cinayet İşlenmeye Devam Edilecek mi?

Kurtarma ekiplerinin azlığından tutun da su ve yiyecek dağıtımına, ısınma ve barınma sorununun büyüklüğüne, yıkıntıda bekleyen insanların soğukla mücadelesine kadar yaşananları hissediyor, deprem bölgelerinden aldığımız haberleri derin bir kaygı ile izliyoruz.

Yer bilimciler,

“Deprem, engel olunamayan; ne zaman gerçekleşeceği bilinemeyen, ancak öncesinde alınacak tedbirlerle can ve mal kayıplarının en aza indirilmesi mümkün olan bir afettir,” diyorlar.

Alınacak önlemlerin en başına yerleşim alanlarının seçimini koyduktan sonra projelendirme, yapım kurallarına uygunluğu ve kontrol adımlarına dikkat çekiyor, okullara coğrafya ve jeoloji derslerinin yeniden konmasını gerekli görüyorlar.

İmar affını asla ve asla uygun bulmuyor, hatta “cinayet” olarak nitelendiriyorlar.

**

İmar affı için “cinayettir” diyenleri haklı buluyorum, çünkü:

-İmar affı ile ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapıların, iyi yapılmış normal binalar gibi yasallık kazanmasına,

-İmar affı ile yıkım kararı olan binaların, yıkılmaktan kurtarılmasına; ödenmemiş cezaların affedilip krediye uygun hale getirilmesine karşıyım. Ayrıca:

-Yıkım kararı olan “affa uğramış” binalarda, işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesinin ‘bilerek ve isteyerek’ insanların ölümüne sebep olacağını düşünüyorum.

**

Herkes bilir, deprem zararları; ihmalin ve liyakatsizliğin sonucudur.

Yapının; inşa edildiği zeminden, yapım kalitesine, yapım kalitesinden denetimine kadar tüm aşamaları depremin yıkıcılığına bire bir yansımaktadır.

Yıkımın sebebi: Yanlış yapılmış binalar, sorumlusu: Yanlışlıklara gözünü kapayan imar afları ve denetimsizliktir.

 

**

İmar affı, tüm yıkımlardan sorumlu tutulamaz, biliyorum. Yıkılan binalar içinde imar affından yararlanmamış olanlar da var.

Bu binaların:

Zemin etüdüne imza atanlar,

Şantiye şefleri,

Kontrol mühendisleri sorum size,

“Vicdanınız sızlıyor mu? Kaybetmiş olabileceğiniz aile, eş dost ve tanıdıklarınız için ağlıyor musunuz? Ah! Ben ne yaptım?” diyor musunuz?

Diplomasını kiraya vermiş yapı denetçileri, sizler:

“Yaşananlardan payınızı aldınız mı? İşlenen cinayetlerin tetikçisi olmaya devam edecek misiniz?”

Yokların çok, çok olması gerekenlerin az olduğu deprem bölgesindeki acılı haykırışları dinleyen yöneticiler ve kurumlar,

“Hala ensar olduğunuzu iddia ediyor musunuz?”

Ve

2/4654 sayılı 11 Ekim 2022 de komisyona sevk edilen “2023 İmar Affı” (İmar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi) geri çekilecek mi?

Merak ediyorum, cinayet işlenmeye devam edilecek mi?

09-02-2023/SÜHA ORAL