CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, açıklanan ayçiçeği fiyatları ile ilgili basın açıklaması yaptı.
Sarıbal, yaptığı açıklamada “Kendi çiftçisini desteklemeyen Türkiye, 15 yıllık AKP döneminde 7,7 Milyon Ton ayçiçeği ithal etti ve 4,2 milyar dolar ödedi” dedi.
Orhan Sarıbal’ın açıklamalarının satır başları şu şekilde;
AYÇİÇEĞİ ÜRETİM İHTİYACIN ANCAK ÜÇTE BİRİNİ KARŞILIYOR
Yağlık ayçiçeği bitkisel yağlar tüketiminde yüzde 75-80 civarında payı ile ülkemizin en önemli yağlık tohumudur. Bu yıl yağlık ayçiçeği rekoltesinin 1,4 milyon tonun üzerinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Ancak bu üretim seviyesi ihtiyacın ancak üçte birini karşılamaktadır.
ÜRETİM DEĞİL, İTHALAT DAHA CAZİP HALE GETİRİLİYOR
Yağ bitkilerinde uzun yıllardan beri dışa bağımlı olan Türkiye, AKP’li yıllarda uygulanan yanlış politikalar nedeniyle ithalat kıskacından kurtulamamaktadır. Desteklerin düşük buna karşılık girdi maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle üretim değil, ithalat daha cazip hale gelmektedir.
Türkiye 15 yıllık AKP döneminde 7,7 milyon ton ayçiçeği ithal etti ve 4,2 milyar dolar ödemiştir. Ayrıca 6 milyon tonu aşkın ayçiçeği yağı ithalatına 7,7 milyar dolar ödenmiştir.
MAZOT FİYATI YÜZDE 25, GÜBRE YÜZDE 30 ARTTI
2016 yılı Ağustos ayında litresi 3,65 lira olan mazotun fiyatı günümüzde 4,55 lira civarındadır. Yani mazot fiyatı son bir yılda yüzde 25 oranında artmıştır. Öte yandan son bir yılda gübre fiyatlarındaki artış yüzde 30’u geçmiştir.
FİYAT ARTIŞI GİRDİ FİYATLARI VE ENFLASYONUN ALTINDA KALDI
Trakyabirlik yağlık ayçiçeğine uygulanacak ön alım fiyatını yüzde 44 yağ oranlı ayçiçeği için 1.823 TL/Ton olarak belirledi. Geçen yıl alım fiyatı 1.675 TL/Ton olarak açıklanmıştı. Bu yüzde 8,8’lik bir artış anlamına geliyor. Buna karşılık son bir yıllık enflasyon oranı (TÜFE) yüzde 9,8’i buldu. Oysa Trakya’daki ziraat odalarının tespitlerine göre ayçiçeğinde maliyet ton başına 2 bin lirayı buluyor. Bu rakamlar ayçiçeği üreticisinin ne kadar mağdur edildiğini açıkça ortaya koymaktadır.
BİRLİKLERİN PİYASADAKİ PAYI DÜŞÜYOR
2000’li yılların başından bu yana hükümet tarım birliklerini işlevsiz hale getirmek için uğraşıyor. Birliklerin 2003 yılında toplam rekoltenin yüzde 53’ünü satın almalarına karşılık, uygulanan politikalar nedeniyle 2016 yılında ayçiçeği üretimi içindeki alım payları yüzde 22’ye kadar düşmüştür. Böylelikle şirketler ve ithalat yoluyla da başka ülkelerin çiftçileri desteklenmiş olmaktadır.
Yağlı tohumlarda dışa bağımlı olan Türkiye, üretimini artırmak için ürüne değerinde fiyat vermek zorundadır. Yağ bitkilerine verilen destekler artırılmalı; üretimi artıracak, ithalatı ve dışa bağımlılığı azaltacak politikalar uygulanmalıdır.”
BANDIRMA GERÇEK-C.DOĞAN
