Böl-Parçala-Yut ! Afiyet Olsun

BÖL-PARÇALA-YUT !

AFİYET OLSUN!

ETOBUR bütün canlıların geninde, bölmek vardır, parçalamak vardır, yutmak vardır. Aslan avını parçalar, parçalar öyle yer de, insan hayvanı nasıl yer ? Hatta, insan insanı nasıl yer ? Yamyam mıyız ? Ne farkımız var yırtıcı hayvanlardan ?
Avukat veya hukuk-çu falan değilim de, kendi çapımda hukukla savaşan bir kişiyim. Bkz.HAKİMLERİ SEVERİM-SAVCILARI SEVERİM-AVUKATLARI DA SEVERİM..! 2012 tarihli yazıma...http://ramazannarin-yazilari.inube.com/blog/2342316/hakimleri-severim-sa...

Şimdi gel de, hatırlama !

“ HAKİMLERİ SEVERİM, SAVCILARI SEVERİM…AVUKATLARI DA SEVERİM…”

“ Susurluk’ lu (sanırım yaşadığı bir hukuki olaydan sonra akli muvazenesini yitiren) meczup BEDRİ’yi, saygıyla anıyorum şimdi.
Geçtiğimiz gün Susurluk’taydım, DOĞANLAR İşhanının  önünden geçerken, pasajın girişine gidip (o yıllarda Adliye o  işhanındaydı), yanımdaki arkadaşlarıma MECZUBUN (Bedri’nin) durduğu yeri  gösterdim, ve o’nu, 70’li yıllardan hatırladığım kadarıyla taklit  ediverdim. Ama, oradan geçenler içinde, yaşı bana yakın veya büyük  olanlar, sözlerimden ve hareketlerimden hemen hatırladılar BEDRİYİ, ve  tasdik ettiler beni… Aynen hoca, aynen..!
Ne diyordu bizim BEDRİ hatırlayalım mı ;  Sabah-öğle-akşam, mesaiye gelip giden adli personel, pasajın o girişini  kullanıyordu. Bedri de, personelin giriş-çıkış saatlerini ezberlemiş  olmalı ki, o saatlerde pasajın girişine konuşlanır, ellerini öne  kavuşturur, bağlar ve başını öne eğerek beklerdi.
Adli Personel de, tam önünden geçerken ;
“ HAKİMLERİ SEVERİM, SAVCILARI SEVERİM… (başını  kaldırır, kendi yüzüne bakanlara bakarak) AVUKATLARI DA SEVERİM…” diye,  serenad yapar ve başını tekrar öne eğerdi… Hakimler, savcılar, avukatlar  da ona alıştıkları için, zaman zaman Bedriye kızgın gözlerle baksalar  da, hiç ses çıkarmadan önünden geçip giderlerdi.
Doğanlar İşhanına çok yakın, Bedri’ye arada çorba  ısmarlayan, gazete bayii Muzaffer BAĞIRGAN abimiz de vardı mesela…  Bedri, adli personel önünden geçtikten sonra da ;
“ MUZAFFER BAĞIRGAN’ı da severim…” Diyordu garibim.
Çorba ısmarlasa (garibim), Ahmet EROĞLU’nu da  severim diyecek ti belki, Tatlıcı Aliyi de sevecekti belki, veya icracı  Basri abimizi…
Ta kiii… Susurluk eski garajında Mutaf’ın  dükkanının önünde… başka bir meczup, bizim Bedri’nin yanına gelip ; ‘  UZAT LEN KAFANI… SENİ KESECEM ‘ deyinceye…KADAR ! Bizim Bedri’de  (delikanlı ya) ; ‘ KES ULAN ‘ deyip kafasını uzatınca… Bağ bıçağıyla  kıtır-kıtır, gıkı bile çıkmadan kafasını kestirmiş ve ölmüştü… Allah  gani gani rahmet etsin ! Ah be BEDRİ, AH Kİ NE AHHH ! sağ olmalıydın  şimdi…! “ 

Türkiye de 130 adet Hukuk Fakültesi varmış, 150.000 i aşkın da serbest çalışan AVUKAT ! 

Yarından itibaren oluşacak tabloda şunu göreceğiz de...AK BARO, KARA BARO, SARI BARO...DEVRİMCİ BARO, ÜLKÜCÜ BARO, MÜSLÜMAN BARO v.d
Artık, davamızın görüldüğü mahkemenin hakimini öğreneceğiz önce...hakimin siyasal tandansına göre Baro arayacağız ve o barodaki bir avukata vekalet vermeye çalışacağız ister istemez...Örneğin, hakiminiz türbanlı ise ;  siz AK BARODAN mı avukat tutarsınız yoksa DEVRİMCİ BARODAN mı ?

GEÇMİŞTEN BUGÜNE GELELİM Mİ ?

Emperyalizmin sömürdüğü ülkelerdeki en isabetli stratejisi ‘ BÖL-PARÇALA-YUT !’ tur. Peki emperyale özenen veya ona hizmet eden yönetimler bu stratejiyi kullanmıyor mu ? Bakalim !
TEK Parti döneminden, demokrasi havariliği yaparak (1946) çok partili sisteme geçtik önce değil mi ? Ne yaptık ? Toplumu kategorize ettik. Kimine sağcı dedik, kimine solcu, kimine Türkçü, kimine islamcı v.s Genişlettik, içinden kürtçüler fışkırdı değil mi ?  Başardık mı bölmeyi, başardık ! Bkz partiler mezarlığına ! 
Demokrasi ve insan hakları diyerek mesela, İşçiler üzerinde Sendikalaşmaya geçtik. Sınıf sendikası dedik, DİSK i kurduk, sarı sendika dedik TÜRK-İŞ i kurduk, Milliyetçi dedik MİSK’i kurduk, Ülkücü İşçiler i kurduk v.s,  İslamcı ve dincidir dedik HAK-İŞ’i kurduk...Kurduk değil mi ? Ne oldu... işçi sınıfı da BÖL-PARÇALA-YUT diyen emperyalin... oyuncağı oluverdi. BKZ işçilerin asgari ücrete tabi olmak için yaptıkları mücadeleye !
Memur Sendikalarını kurduk mesela...(Ben de o kuruluşun içinde kurucuydum üstelik...) KESK sol görüşlü sendikaların konfedarasyonu oldu, TÜRK KAMUSEN ise sağ görüşlü sendikaların...AKP gelince de islamcı ve dinciler sağcılıktan vazgeçtiler ve onlar da MEMUR-SEN Konfederasyonunu kuruverdiler Hatta bir ara, şimdi FETÖCÜ dediklerimiz bile kendi konfederasyonlarını ve sendikalarını kuruverdiler değil mi ? AKTİF-SEN, AKSİYON-İŞ, CİHAN-SEN gb.
TÜRK KAMUSEN kuruluşunda vardım da...üye sayımız bir ara 1.000.000 u bile geçmişti de, MEMUR-SEN kurulunca, şimdiki üye sayısı kaça düştü acaba ? Bkz. Memurların siyaset yasağını bile delemeden, toplusözleşme hakkı alamadan yaptığı birbirini yemelerine !
Önce seçmen milleti bölündü, parçalandı ve yutuldu ! Arkasından işçi milleti bölündü-parçalandı ve yutuldu...En son da memur milleti bölündü ve parçalandı ve yudum yudum yutuluyor...!
Demokrasi ve insan hakları diyerek 12 Eylülden önce de bu tip bölücü hareketler vardı. Ben öğrenciyken beni karakola götürecek polisin POL-BİR li mi ? POL-DER li mi olduğuna bakardım mesela ! Ama onlar da kurnazdılar....Ülkücüler polderli polislerin işkencelerinden geçiriliyordu, devrimciler de polbirli polislerin...
Eeee hep aynı sosyal dilimler veya sol terminolojiye göre aynı sınıflar bölünecek değil ya...İşveren-patron sınıfını temsil eden TÜSİAD vardı, enternasyonal ve masonizmin güdümünde, entel ve dantel ve liboştular çoğu... kızdık onlara MİSK i kurduk milliyetçi iş adamları dedik, MÜSİAD ı kurduk müslüman işadamları derneği diyerek...zaten Rotaryenler ve Lionslar vardı...Böldük mü sermayeyi de ? Esnaf dediğimiz kısım da nasibini aldı bu projeden. Odalara bölündüler hepsi...Berberler odası başka telden, pazarcılar odası başka telden türkü çalıyorlar artık...Eee emek bölününce, millet bölününce elbette onlarda bölünecekti ve bölündüler ! Siz hiç Terziler odasının, Berberler odasına destek verdiğini duydunuz mu mesela ? 

ORDUSU....Ama böl parçala yut metodolojisinin ziyafet olması için, bir devletin veya bir milletin en önemli başka organları da vardı. Ordusu vardı, Yargısı vardı...En bölünemez dediğimiz orduyu da öyle bir böldük ki, genelkurmay başkanı dahil generallerini hapse attık yetmedi, harbiyedeki öğrencilerini bile hapse attık. Namaz kılanlar, kılmayanlar dedik önce...öyle dedik, şöyle dedik ve orduyu da etkisiz hale getirdik mi getirdik ! Eskiden orduya güven 1. sıradaydı, şimdi kaçıncı sırada ?
Yargı mı dediniz ? Bir CHP li Adalet Bakanının ; “ Ne o, eli kanlı faşist ülkücüleri mi alacaktık hakimliğe, elbette solcu ve devrimcileri alacaktık...! Dedi ve yolu açtı. Önce fetöcüler, soruları çaldılar gerekirse ve ele geçirdi adliyeleri...Şimdi 12 Eylül Referandumundan sonra, 15 Temmuz FETÖ Darbe girişiminden sonra 4-5 bin hakim ve savcı görevden atıldıktan sonra da başka inançlara teslim edildi adalet... Ve adalet, güven sıralamasında çok gerilere düşürüldü...
YASAMASI mı dediniz ? Yasama zaten intihar etti ve TBMM nde artık partilerin iktidarı yok. İktidar partisi bile kaldırıldı literatürden değil mi ? Muhalefet ana muhalefet onlarda kalktı merak etmeyin. Artık TBMM Cumhurbaşkanı seçmiyor, Hükümet Başkanı da seçmiyor...Hükümete BAKAN vermesi bile bir mucize...Ama hiçbir üyesi sine-i millete dönmüyor ve hala meclis koltukları bir cazibe !
Sıra kimde veya hangi sosyal dilimde ? Solcu gibi soralım. Sıra hangi sınıfta arkadaş ? Köylüde mi ? KÖYLÜ BİRLİĞİ Allahtan yok da çok dikkat çekmiyor onlar...Sahi köylünün bölünmesi için ne yapalım ? Sağcı köylü olmaz, solcu köylü olmaz, müslüman köylü olmaz,  nurcu köylüler nakşi köylüler...o da olmaz ! .....Neyse, emperyal ağalar sanırım bunu da tasarlamıştır, yakında görürüz onların da nasıl bölündüğünü ! 
Öğretmenleri, akademisyenleri, imamları bile böldük, Türk Eğitim Sen, Eğtim Sen, Eğitim İş falan, Doktorları da böldük, Mühendisleri de böldük, mimarları da...Polisleri de bölüyoruz, artık jandarma TSK dan ayrıldı... artık bir kırsal polis gücü...Bekçiler geldi onlar da mahallelerin gücü...Avukatlar ÇOKLU BARO-AK BARO-SOL BARO v.d bölünürse, yarın hakim ve savcılar da bölünür arkadaş...Polisler de bölünür bu gidişle...
ÇOKLU BARO'nun peşindeki avukatlar...Çoğunuz aç kalacaksınız arkadaşlar aç ! Hem de öyle bir aç kalacaksınız ki, her iktidar dönemindeki yandaşlardan bile olamayacaksınız çünkü...Gördüğünüz gibi artık iktidar TEK VE 20 yıldır başımızda, siz ÇOKSUNUZ ÇOK !
Bunu yazarken beynim bile bölündü arkadaş ! MHP de bölündü mesela da...Sahi, MHP nin desteklediği MİSK nerde ? MİSİAD nerde ? ÜLKÜCÜ İŞÇİLER Derneği nerde ?  TÜRKAV Kamu Çalışanları Vakfı ve TÜRK KAMUSEN nerde ?  
Bu bölünmelerin sonucu nereye gideceğimizi gören bilen var mı ? Ya yarın vatan da bölünürse ! Neresinde yer alacağız vatanın veya vatansız mı kalacağız mesela ? Yapmayın beyler, bölmeyin...yalvarıyorum erk’e parçalamayın bizi...Bakın YUTMAYIN demiyorum, eğer böldüyseniz bizi, parçaladıysanız pınçık pınçık...

Afiyet olsun size, yazıklar olsun bize ! Buraya kadarmış !

Esen kalın..........TTK   01/07/2020  NOGAYTÜRK