Bekçilerin Arttırılan Yetkileri..
Emniyet teşkilatında görevli Çarşı ve Mahalle Bekçilerine yeni yetkiler getiren Kanunu teklifi TBMM Genel Kurulu’nda 11 Haziran 2020 tarihinde kabul edilerek kanunlaştı..
Söz konusu kanunla Çarşı ve Mahalle Bekçilerimizin görev, yetki ve sorumlulukları ile ilgili olarak yapılan yeni düzenlemeler doğrultusunda sahada görev yapan tüm Çarşı ve Mahalle Bekçilerimize yönelik olarak; İnsan hakları,Davranış ilkeleri ve etkili iletişim, Durdurma, kimlik sorma, kontrol, yakalama ve muhafaza altına alma yetkisi,Zor kullanma yetkisi,Silah kullanma yetkisi,Suça el koyma yetkisi,Disiplin mevzuatı,konularında, görevlerini ifa ettikleri illerinde, branşlarında uzman amirler tarafından 15-17 Haziran 2020 tarihleri arasında 3 tam gün süren eğitim verildi..
Ayrıca Emniyet teşkilatına yeni atanan 8 bin 242 Çarşı ve Mahalle Bekçisi de 1 Temmuz 2020 tarihinden itibaren Polis Akademisi Başkanlığı tarafından 3 aylık eğitime alınacaklar. Bu 3 aylık eğitim akabinde ise atandıkları illerinde de 2 aylık uygulamalı eğitime tabii tutulacaklar.
Çarşı ve mahalle bekçiliği sistemi, 2016 yılı itibariyle yeniden işlevsel hale getirilmiştir. Bekçiler geceleyin yaya devriye görevi ifa ederek suçu önlemekte, şüphelilerin yakalanmasında ve sorumluluk alanına giren bölgelerde asayişin sağlanmasında etkin bir şekilde görev almaktadır. Ancak mevcut kanun; görev, yetki ve sorumluluk bakımından günümüz ihtiyaçlarını karşılamadığından dolayı yeni yasal düzenleme yapılmıştır.
Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin Emniyet ve Jandarma Teşkilatları’nda istihdam edilerek, söz konusu teşkilatların kadroları içerisinde teşkilatın mevzuatına tabi olarak görev yapmaları,
-Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin görevlerinin ana hatlarıyla korunması, bununla birlikte uygulamada karşılaşılan tereddütlerin giderilmesi amacıyla görevlerin sınıflandırılarak netleştirilmesi,
-Çalışma saatlerinin diğer devlet memurları ile uyumlu hale getirilmesi,
-Devlet Memuru statüsü kazanmış olduklarından, işe alınmalarına ilişkin şartların 657 sayılı Kanun ile uyumlu hale getirilmesi bu yeni yasa ile hedeflenmiş ve sağlanmıştır.
Genel olarak; yeni kanunla Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin adli, önleyici, koruyucu görev ve yetkileri ile görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkımızın huzuru ve güvenliğini sağlamaya yönelik görev ve yetki çerçevesi belirlenmiştir.
Bu kapsamda; Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin, genel kolluk kuvvetlerimiz olan Emniyet ve Jandarma teşkilatları bünyesinde yardımcı olmak üzere istihdam edilen silahlı bir kolluk olarak düzenlenmesi ile sınav, atama ve çalışma şartlarının ve hukuki statülerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır.
657 sayılı yasa’ya göre devlet memuru olan Çarşı ve Mahalle Bekçileri’mize, lüzumu halinde elbette ki yetki verilir. Sokak aralarında sadece gözetleme yapsın, devriye gezsin diye bekçi alınmaz. Olayların gelişimine göre, kullanması icap edecek basit yetkileri de esirgememek gerekir.
İşte bu yeni yasa ile, asayiş olayları olurken, bekçiler seyirci olmaktan çıkarılmıştır..Artık, hiç çekinmeden kanunla verilen görev ve yetkiler ile olaylara müdahale edebileceklerdir.
Burada en önemli husus; bireysel özgürlükler ve kamu güvenliği arasındaki doğru dengeyi kurmaktır, yoksa taşları bağlayıp, köpekleri salmak değil.
Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için en az lise mezuniyeti şartı vardır. Verilen eğitimin toplam süresi, en basit şekli ile 12 yıl eğitim + 216 saattir. Bu süre arttırılabilir mi? Evet, bu konuda ileride makul bir düzenleme yapılacaktır.
Ayrıca belirtmekte fayda olduğunu düşünüyorum, ülke genelinde görev yapan 28 bin 266 Çarşı ve Mahalle Bekçimizin eğitim durumlarına bakıldığında: 5 bin 484’ünün üniversite, 4 bin 844’ünün yüksekokul mezunu olduğunu görüyoruz. Yani eğitim olarak iyi bir seviyede bulunmaktadır.
Yine yanlış anlaşılmaya mahal verebilecek konulardan birine ayrıntılı şekilde açıklık getirmek istiyorum.
Arama kavramı adli ve önleme araması olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Önleme araması suçun işlenmeden önce önüne geçilmesi ve güvenlik amaçlı yapılan idari kolluk aramasıdır.
Önleme araması ile adli arama arasında ince bir çizgi vardır. Bu iki arama amacı yönüyle birbirinden ayrılmaktadır.
Önleme araması, güvenlik amacını taşır ve suçun işlenmeden önüne geçilmesine hizmet eder. Adli aramada ise; işlendiği iddia edilen bir suç veya suça teşebbüs vardır, failin ve delillerin elde edilmesi maksadıyla yapılır.
Adli ve Önleme aramaları hakim kararı veya yazılı emir şartlarına tabi tutulmuştur. Usulüne göre hakim kararı olmadıkça kimsenin üstü aranamaz.
Makul sebep konusunu da basit bir örnekle izah edeyim.
Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin devriye görevi esnasında şüpheli davranışlar sergileyen kişileri durdurma, üzerindeki eşyaların durumuna göre; örneğin kişinin montunun üst kısmında kabarıklık olması halinde ilgili kişiye müdahalede bulunma hak ve gerekliliğinin ortaya çıktığı düşünülmelidir. Bu hallerde Çarşı ve Mahalle Bekçileri kişilerin üzerinde yoklama biçiminde kontrol yapabilecektir, bu yoklama kaba üst araması şeklinde olacaktır, klasik üst araması olarak değerlendirilmemelidir.
Geceleyin işinden çıkıp, evine giden hanımefendi örneğinizi hatırlatarak devam edeyim.
Şüphesiz bu kaba üst araması işlemi aynı cinsiyetten görevliler tarafından yapılacaktır. Aynı cinsiyetten görevlilerin bulunmadığı durumda ise Çarşı ve Mahalle Bekçileri en yakın karakol veya kolluk biriminden destek talep eder, bu işlem mümkün olduğunca kısa süre içerisinde bitirilir.
Günümüzde tüm polis birimleri ile birlikte tüm Polis Merkezi Amirliklerimizdeki Güven Masalarında 24 saat esasına göre görev yapan kadın polis memuru personel bulunmaktadır. Dolayısı ile bu konuda herhangi bir sorun yaşanması sözkonusu değildir.
Çalışma saati konusuna gelecek olursak. Yasanın 12.maddesinde “Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin Çalışma süresi 40 saattir” şeklinde düzenlenmiş ve 657 sayılı kanun ile uyumlu hale getirilmiştir.
Mevcut kanunun 4’üncü maddesinde ise “…çarşı ve mahalle bekçileri genel olarak güneşin batışı saatinden doğuşu saatine kadar vazife görürler. Güvenlik veya kamu düzeni bakımından gecikmede sakınca bulunan fevkalade hallerde vali ve kaymakamın vereceği emirlerle gündüz de çalıştırılabilir.” hükmü bulunmaktadır..
Özellikle pandemi sürecinde Vefa Sosyal Destek Grupları ile birlikte diğer kolluk birimlerine de yardımcı olmaları amacıyla, mülki amirler tarafından gece ve gündüz vakti olmak üzere bekçilerden de görevlendirmeler yapılmıştır.
Kanun bu kadar açık ve nettir, ortada mevzuata aykırı bir durum yoktur.
Yine dile getirilen konulardan biri de, bekçilerin dahil olduğu birkaç münferit olay sebebiyle genel ve olumsuz değerlendirmeler yapılmıştır. Elbette her olayın kendine özgü durumları, dinamikleri vardır, ancak her devlet memuru gibi Çarşı ve Mahalle Bekçileri de hem idari, hem yargı denetimine tabidir.
2016 yılı dahil bugüne kadar 4,5 yıl boyunca açılan disiplin soruşturma sayısı 4 bin 356’dır. Bunlardan 563’ünde sorumlu bulunmuş ve disiplin cezası tertip edilmiştir. 2669’unda cezayı gerektiren bir durum olmadığı anlaşılmış olup, 1124 soruşturma halen devam etmektedir.
Adli takibat kısmına gelecek olursak 2016 yılından bu yana bin 044 cezai soruşturma neticesi sadece 38 kişi ceza almıştır, 60 dosya devam etmektedir, kalanların 875’i için kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiş, 32’si beraat etmiştir.
Bu veriler; kriminal bir hale getirilmeye çalışılan Bekçilik müessesesi hakkında önyargılı olunduğunu çok açık şekilde ispatlamaktadır.
Burada keyfiliğe asla müsamaha gösterilmeyeceğinin bilinmesini isterim.
Bu yeni Çarşı ve Mahalle Bekçiliği kanunu’nun amacı ; vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğini daha da etkin bir şekilde sağlamaktır.
Bu yasa yüce Türk milletine ve emniyet camiasına hayırlı ve uğurlu olsun..
Ben de Emniyet teşkilatında fiilen 30 yılı aşkın görev yaptıktan sonra emekli olan bir Emniyet mensubu olarak, görevli Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin yaşadığı sorunlarını yakından bilen bir nefer olarak, Emniyet hizmetleri sınıfında yer alan Çarşı ve Mahalle Bekçilerimize görevlerinde kolaylıklar ve üstün başarılar dilerim.
Rabbim yar ve yardımcıları olsun..
19-06-2020/