BANDIRMASPOR 'DA AYRIK OTLARI SENDROMU

 

Ayrık otları ayıklanmazsa hedef ürünü yaşatmaz..

Çok senelik otsu bir bitkidir Ayrık otu.  Faydalı bir bitkidir. Ayrık otu özünün olağanüstü faydası vardır. Tıp'ta bilinir. Ama kendinden başkasına asla tahammül edemez bu ot. Toprak altinda çok fazla yayilmis olan ana kökleri bulunur. Kurtulmanin bazen imkansiz oldugu bitkidir.  Sadece topragin uzerindeki kisimlarini temizlemek yetmez yeralti govdelerinden kurtulmakta gerekir. Ve öyle hayat doludur ki bunlar siz yok ettiğinizi sanırsınız ama sinsice  etrafından dolaşıp  kök salarlar.

*
Bildiğiniz gibi Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza  üst üste  final maçlarında  şampiyonluğu kaçıran Bandırmaspor kulübü konusunda kamuoyundan gelen baskılar doğrultusunda bu yıl radikal bir değişikliğe gitti. 8 yıl içinde Bandırmaspor tarihine geçen işler yapan  yönetim kurgusunu değiştirdi.  Bandırma 'nın ekonomik ve siyasi konjonktürünü yansıtacak ortak bir akıl grubu oluşturdu. Mevcut yönetimin tecrübesinden faydalanmak adına eski başkan yönetimde söz sahibi kişileri ricayla bu sinerjiye dahil ettirdi.  Kağıt üzerinde muhteşem bir birliktelik.  Ama pratikte  sıkıntıların olacağını  hemen hemen söylemeyen hiç kimse olmadı. Bandırmaspor'u amatör lig kaosundan  3.lige ve akabinde 2.lige çıkaran ancak hemen her sezon final maçlarında şampiyonluğu kıl payı kaçıran  yöneticilerin kıl payı kaçırılan şampiyonluklarda ki insani  hataları  kamuoyunda konuşuldu ama dile getirilemedi. Ve yeni yönetim ortak bir kararla  Bandırmaspor Belediye Başkanı Dursun Mirza 'yı onursal başkan yaparak kulüp başkanlığını Mehmet Kılkışlı dan alarak yeni başkan Erhan Elmastaş'a devretti ve adeta yerel bir siyasi koalisyon hükümeti benzeri konsensüs yönetim kurulu oluşturuldu görevlendirmeler yapıldı.
*
 

Ata sözlerinde ilginç gerçek tespitler vardır. Horozu çok olan yerde sabah olmaz der atasözü. Bandırmaspor'da yaşanan suni sıkıntılar bu. Elbette beklenmeyen sürpriz yenilgiler olmasa bunlar su yüzüne çımmayacaktı. Ama her şeyde bir hayır vardır. Çözüm Gordiyon düğümü nasıl çözüldüyse o.  Futbolda başarılı dünya takımlarını izliyorsunuz. Örneğin Barselona'nın başkanının adını bilen var mı ? Ama Messi 'yi bilmeyen yok. Demek istediğim herkes kendi işini yapmalı bildiği işi ve iyi yapmalı. Bir başkasının işine varlığı rahatsız etsede katlanmasını bilmeli. Başarının sırrı bu. Bandırmasporda karmaşa var. Sportif direktör,İdari futboL direktörü,Futbol şubesi sorumlusu, Kulüp başkanı ve de asıl muhataplar antrenörler ,resmi teknik direktör ...Bunca  etiketin olduğu yerde  uyum nasıl olacak ? Bir kaç sene önce kaldırılan Futbol şube sorumluluğu bu yıl neden koyuldu mesela ?. Sportif Direktör görevi verilen yerde futbol şube sorumluluğu  diye bir şey olmaz olmaz. Futbolda son karar verici erk tektir. Başkansa başkan teknik direktörse teknik direktör yada sportif direktör. Herkes sadece görev alanına dair ahkam kesecek. Kim kimin aklını tercihini benimsiyor Allahaşkına...Sorumluluk alan  da hesabını vermeli. Tıpkı geçen beş yıl gibi. Sorumluluğu olmayan sorumlu olanın sahasına asla girmemeli. Fikir yürütmemeli dillendirmemeli. Bunlar gereksiz işler ya da kasıtlı projeler. . Ama öyle olmuyor Bandırmaspor'da. Yetki ve etki karmaşası had safhada.
*
Mustafa KEMAL Kılç'ın 3 haftada alınan  başarısız sonuçlarda sorumluluğu üzerine aldırtılarak görevden uzaklaştırılması yanlıştı.  Kritik ORDU DEPLSMANI ÖNCESİ maç hazırlıkları yıllardır sessiz sedasız güzel işler yapan ama malüm sıkıntılar nedeniyle kadri bilinemeyen yardımcı antrenör Faruk Ahlatlı ve Mustafa İçli tarafından Sportif teknik direktör Süleyman TAKUNYACIOĞLU  sorumluluğunda  çalıştırıldı. Faruk hocanın özverili emeği ve hafta içi gözlemler sonucunda oluşturulan takım kadrosu belli oldu kafile yola çıktı. Gece bir telefon geliyor  Sportif Teknik Direktör Takunyacıoğlu'na sen Ordu'ya gitmiyorsun.  Deniyor !!  Denebiliyor . Bu olmaz. Moral  motivasyon  ve başkalarının tavşanın sıcak tüylerinin dibinde asla göremediği  göremeyeceği  emek !!! ve bir telefon geliyor.. sen ORDUYA GİTMİYORSUN !. KİM SÖYLÜYOR . YÖNETİM kararı.!  Böyle bir şey olmaz. Skandal bir durum. Bir takım ancak böyle sabote edilebilir. Kişisel husumetlerin dışavurumu BANDIRMASPOR ÜZERİNDEN TATMİN EDİLEMEZ.!

*

Sportif Direktörlük yeni bir kavram. Futbolseverler bu konuyu hala anlayamıyorlar. Sportif direktörlük Futbolcu liderliğidir. Antrenör teknik direktör başka bir şey. Teknik direktör karşılaşmanın taktiğini belirler veriler ve gözlemler dahilinde savaşacak kadroyu belirler. Antrenörler  artık bilimsel bir uygulama olarak  kurumsallaşan idman teknikleriyle yükleme yapar.  Herşeyin uygulaması kitabına göre yapılır antrenörler takım çalıştırır ama asla futbolcuyu bir kaç gün sonra oynayacağı karşılaşmaya konsantre edemez.  Ederim diyen yanılgıdadır. Bu başka bir bilim. Bunu bilenler  zaten başarılı oluyor.  Parayla futbolda saadet olmadğını artık sağır sultan bile öğrendi. En iyi takımı kurun saç ayaklarından biri eksikse olmayacaktır. Saç ayakları nedir bir başka konu.  Şimdi sportif teknik direktörlüğe bakalım. Uygulamalı bir pratiktir , yöneticilik yaptım ve gözlemledim .Asla bende öyle bir beceri yok mesela . Herkes haddini bilmeli.  Soyunma odasına gireceksin sadece futbol değil  hayatın  bambaşka konularına da hakim olacaksın, o karşında sahaya çıkacak gladyatörlerine   kazanma adına  kazacağı ekonomik getiri dışında ek adrenali yükleyeceksin. Farklı anekdotlarla futbolcuyu konsantre etme yeteneğin olacak. Bunu yapabilmen için  misal en az on bin entellektüel  anlamda kitap okuman ve ilavesi gerekli. Futbolcu eskisi olmak yetmez. Sahaya çıkacak her savaşçının evet savaşçıdır onlar  gözlerinde  rakibini yok etme azmini görene kadar  yükleneceksin. Ve her maçta bunu farklı farklı yollarla yapacaksın. Ve Her maçta   farklı yöntemlerle motivasyon biçimi uygulama becerin olacak. Ve bunu 18 kişiye de zaman ayırıp ayrı ayrı uygulayacaksın . Tüm idmanlara gitmeyecek belki hissettirmeden izleyeceksin. Senin işin başka. .adalet duygusuyla hareket   edeceksin  haksızlık asla yapmayacaksın ..sana kızan oyuncu olacak ! haksızlık yapıyorlar sanrısına kapılacak olan  olacak !  Ama bu  kısa vadede yanlış gelse de oyuncu uzun vadede kendisi için doğru karar verildiğini anlayacak ,anlatacaksın ikna edecek sabırla mücadele etmesi için  ikna edeceksin.  Futbol yeşil sahaları  bunları bilmeyenlerin elinde ne yetenekleri  gömdü!!.. Yok olup gittiler kimsenin haberi dahi olmadı. Olmaz da . Bu acımasız bir dünya. Ve hala geleceğe dair sosyal güvenceden yoksun bırakılmış bir dünya. Ve Sportif direktör her antremana her  futbolcunun olduğu yerlerde asla olmayacak. Böyle bir beklenti içinde olan bu işi bilmiyor demektir.   Bir sportif direktör  başta başkan olmak üzere herkesin üstündedir ,her gün idmana gitmez, gitmesi de gerekmez  hepsinin özel  zamanlaması vardır. her çıkılacak maçın motivasyonu  kendine özgüdür  ve  her maçın motivasyonu aynı olmaz. Hepsine başka yerden gireceksin  çünkü  hepsi genç birer potansiyel enerji küpü  iç dünyalarında meçhul bir insan . Bileyeceksin. Rakipler de sana bileniyorlar  çünkü.

Ne sandınız.?

Onbir kişi lay lay lom çıkıp meşin topu kovalıyorlar işte ..gibi bir ucuzluk mu bu futbol. ÇoK yanılıyorsuznuz. Her maç bir savaştır. Ama centilmence önceden belirlenmiş kurallar içinde gerçekleşen bir savaş. Başaran kazanır. Evet Sportif Direktörlük başarı için herşey değil. Başarı isteniyorsa olması gereken saç ayaklarından bir tanesi. Diğerleri neler. Başarının saç ayakları bir iki değil . Kulüp başkanından teknik direktör ve antrenörlere , seyirciden alt yapı ve tesislere kadar çok sayıda. Hepsinin mükemmel uyumu ile başarı gelir.Bir takım şampiyon olmuşsa Başkandan masöre kadar herkesin katkısı vardır. Hedefe ulaşıldığında katkım olduysa ne mutlu diyeceksin başarısızlıkta benimde hatalarım oldu demen gerektiği gibi.Başarısızlıkta suçu başkalarında görüp başarıda sadece kendine pay çıkarmak ahmaklığını tarihe gömmek gerek.

*

Yazının başında  Ayrık otlarından söz ediyorum. Ayrık otları aslında kendine özgü faydası olan bir bitkidir.  Ancak bulundukları ortamda bir başka ürünün yetişmesine asla izin vermez yaşatmazlar  zarar verirler. Hatta yok ederler. BANDIRMASPOR'da ayrık otları var. Faydalı olmak adına da olsa zarar verildiğine dair duyumlar oluyor her halükarda.  Kişisel olarak sevdiğin kişilerin de bu duyumlarda dahli oalbiliyor. Üzülüyorsun olumsuzluklara. Futbol yöneticiliğinde demokratik yöntemlerin verimli olduğuna dair  ortada hiç bir deney yok.yaşanmışlık yok. Bandırmaspor'da yetki ve sorumlulukları olduğundan çok sahiplenmeler ya da belirsizlikler  olumsuzluk yarattığı ortada bu durum  netleşmeli. Görev ve sorumluluk yüklenenler ise rahat bırakılmalı. Dedikodu ve varsayımlarla yıpratılmamalı. O böyle demiş bu böyle demiş.  Geçeceksin. Diyalektik materyalist karinelerle yürüyeceksin. Futbolda garanti sonuç olmadığı ortada. Çok güçlü takımların görece zayıf takımlara yenildiği çokça yaşanıyor.  Osmanlıspor kendinden otuz kat pahalı Galatasaray'ı yendi taze bir örnek. Kişisel husumetler spordan uzak tutulmalı. Herkes bildiği işi yapmalı. Bandırmaspor'u herkesten çok sevebilir yaşam biçiminizi takımla  içselleştirebilirsiniz. Ancak fazla veya kontrolsüz sevgi bazen fayda yerine çok zarar getirebilir  ki ;  bu durumda görünen köy bu. Yıllarca başarılı olmak için emek verirsin zamanını ayırırsın  maddi manevi sıkıntılara göğüs gerersin ama olmaz.  Bunun sonuçlarını  hazmedecek kadar onurlu olacaksın. 

Onursal başkanın bu ve buna benzer sorunları  kimseyi üzmeden çözebilecek yetenekte olduğunu biliyorum.