Bandırma’da Spor ve Kadınlara Yapılan Saygısızlık
Bandırma, Güney Marmara'nın yıldızı, sanayileşmenin kalbinin attığı yer olarak tanımlanır. Özgürlükler kenti, sözde spor kenti olarak da adlandırılır. Ancak, bu tanımların arasında Bandırma’nın bir spor kenti olduğu fikrine kesinlikle katılmıyorum. Yıllardır sportif tesisler bakımından hep yoksun ve yoksul bırakılmış bir şehirden bahsediyoruz. Şu anda Bandırma’da, özel kişiler tarafından açılan ve ücretli olarak hizmet veren spor tesisleri dışında, gençlerin ve amatör spor kulüplerinin kullanabileceği bir spor kompleksi bulunmamaktadır. Kara Ali Acar Kapalı Spor Salonu, depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle kapatılmış ve kaderine terk edilmiştir. Öte yandan, Bandırma Üniversitesi’nin tesisleri de ne yazık ki, Bandırma’da kendi imkanlarıyla ayakta kalmaya çalışan birçok amatör spor kulübüne kapalıdır.
Bandırma’da, belki de çoğu insanın bilmediği, spor sevdalısı eğitimciler ve veliler tarafından ayakta tutulmaya çalışılan, ayrıca hiçbir kurumdan ciddi bir destek almayan iki kadın spor kulübümüzden bahsetmek istiyorum.
Birincisi, Bandırmagücü Kadın Futbol Takımı’dır. “Futbol erkek işidir” diyenlere inat, ülkemizde millî takım seviyelerine kadar yükselen Kadınlar Futbol Ligi’nde Bandırmagücü ismiyle şehrimizi temsil eden bir kadın futbol takımımız var. Bu sezon 3. Lig’de bizleri temsil edecekler. Ancak şartlar oldukça zor; öncelikle maçların oynanacağı bir saha yok. Kulüp kendi imkanlarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyor. Neyse ki Eti Maden Müdürlüğü’nün izniyle, Etispor’un oynadığı saha Kadın Futbol Takımı’na tahsis edilmiş. En azından Bandırmagücü saha konusunda şanslı. Peki ya Bandırma Voleybol SK’nin yaşadıkları?
Bilindiği gibi, kentimizde önce Beşiktaşlılar, sonrasında Bandırmaspor ve şimdilerde Bandırma Kadın Voleybol Kulübü ismiyle yıllardır bölgesel liglerde şehrimizi temsil eden bir takımımız var. Genelde Bandırmalı ailelerin çocuklarının oynadığı bu takım, başarılarına bir yenisini ekleyerek Türkiye Bölgesel Voleybol 2. Ligi’ne yükseldi ve bu sezon Bandırma’yı temsil etme hakkını kazandı.
Ancak Bandırma’nın kadın sporuna gösterdiği ilgisizlik nedeniyle bu ayıbı yazmak zorundayım: Bandırma Voleybol Kulübü, ligden çekilme kararı aldı. Çünkü öncelikle maçlarını oynayacak bir salon bulamadılar. Başta üniversite olmak üzere, başvurdukları ve destek istedikleri her yerden olumsuz yanıt aldılar. Bunun sonucunda, Türkiye Voleybol Federasyonu’na verdikleri dilekçeyle ligden çekildiklerini ve Bandırma Voleybol Spor Kulübü’nü kapatma kararı aldıklarını bildirdiler.
Tabii ki dayanacak güçleri kalmamıştı. Destek için hangi kapıyı çaldılarsa elleri boş dönen Bandırma Voleybol Spor Kulübü’ne yapılan bu ayıbın hesabını şimdi kim verecek? Hani nerede, Bandırma’yı spor kenti yapacağız diyenler? Nerede, “Biz her zaman sporun ve sporcunun yanındayız” diyen sanayicilerimiz ve iş insanlarımız?
Nerede festivallerde şarkıcıya, türkücüye sponsor olanlar? Niye 2019 öncesi Dursun Mirza tarafindan Bandırma sportif faaliyetler adı altında cüzi bir kira ve yap işlet modeliyle Bora Öziş'e tahsis edilen Paşakent mahallesinde bulunan spor kompleksi kadın voleybol takımına verilemiyor.
Ayıptır, yazıktır, günahtır. Salon olmadığı için Türkiye Voleybol Liglerinden çekilen bu çocukların mağduriyetini kim ödeyecek? Kapalı salonu tahsis etmeyen üniversite yönetimi mi, yoksa bu pırıl pırıl kadın sporcuları spordan yoksun bırakan ve “para yok” diyerek destek olmaktan kaçınan kent yöneticileri mi?
12-09-2024 /Serhat Ozar