Bandırma. Biz Bu Kente Nasıl Kıydık.

Biz bu kente nasıl kıydık.
1960 lı yıllar.1970 yaklaşmış.
Bir şehir gelişiyor.
Bandırma genel görünüş
- 1930 lı yıllardan sonra , kurtuluş savaşının yorgunluğunu üzerinden atmış şehir. Genç Cumhuriyetin dinamik, öncü yenilikçi etkisi heryere yansımaya başlamış ,kadınlı erkekli sahilde çay bahçelerine gidilir olmuş artık ,sahil bandı da buna göre gelişiyor ,ağaçlar dikilmiş , zamanla ağaçlar büyümüş,gölgeleri denizin serinliği ile birleşince halk bu güzelliği görmeyi istemiş ,içinde yaşamaya başlamış. Denizde sandal sefaları için özel sandalcılar yerlerini almışlar, körfezin masmavi pırıl pırıl denizinin kokusunu içlerine çekmek için sandal sefaları yapılır olmuş. gemiler gelmiş,gemiler kalkmış önlerinden. Denizde yüzenler yarışanlar , cıvıl cıvıl günler başlamış,gün batımı akşam çayları ,sıcak simit , tam yağlı kelle peynirle damak tadının keyifli akşamüstleri başlamış.
Eh-li keyif insanların kentidir Bandırma.yaşamayı bilen , sıcak kanlı zarif insanların..

Bandırma'da yaşayanlar Bandırma'ya aşıktır..

- Bir ülkenin, bir kentin çağdaş gelişmişliğini anlamak istiyorsanız ülkede , o şehirde yaşayan insanların yaşam tarzına dikkat edin.İnsan kalitesinin yükselmesine. Eğitim öğretim seviyesine , Bilime , sanat'a kültüre çevreye duyarlılığına , bunlara ayırdığı zamana bakın.
Şehirlerin gelişmişliğini , yol , bina ,köprü , hava alanı araç , gereçlerle ölçemezsiniz ,bunlar teknolojinin dayattığı zorunlu gelişmişlik göstergeleridir , sistem kendiliğinden bunu dayatır, size satar bunları. Siz asıl yolda yürüyen insanlara bakın , " kılık kıyafetlerine. " birbirlerine olan davranışlarına.Sosyal ve ekonomik dengeye bakın.
Zerafet , güleryüz ,hoşgörü , saygı ve sevgiyi hissettiğiniz sokaklar çağdaşlık seviyesinin göstergesidir.
Benim kentim Bandırma çağdaş bir kent'tir.
Çağdaş kentlere yakışır planlı gelişsin , caddeleri sokakları yaya kaldırımları işgal edilmesin. Bütün işgallere son verilsin .Yeşiline çiçeğine denizine kıyılmasın. Cumhuriyet meydanındaki abuk subuk dijital reklam totemleri , plastik barakalar kaldırılsın , eskiden kalan ne varsa tuğlasına dokunulmasın yeter artık.
Ben Bandırma'nın bu fotoğraftaki görünümünü unutamıyorum.
Kıymayın efendiler.

14-03-2023/SEBAHATTİN PRAVADILI