Arzu Topaloğlu Yazdı "Bey Çocuğu Bey,Irgat Çocuğu Irgat Olmasın"

BEY ÇOCUĞU BEY, IRGAT ÇOCUĞU IRGAT OLMASIN!

Ortaokul öğrencilerinin liselere giriş sınavı olan LGS bilindiği gibi 20 Haziran 2020 tarihinde yapılmıştı. Sınava girmek için 1 milyon 671 bin 337 öğrenci başvurmuş fakat 1 milyon 472 bin 088 öğrenci girebilmiştir. Yani başvuru yapan öğrencilerin yaklaşık % 12’si sınava büyük olasılıkla pandemi koşulları nedeniyle girememiştir.

16 Temmuz 2020 tarihinde açıklanan LGS sınav sonuçları pek çok açıdan irdelenmeye muhtaçtır. Sınav sonuçlarına göre öğrenci velilerinin sosyoekonomik düzeyleri arttıkça sınav puanlarının da arttığı belirlenmiştir. Bu sonuç pek çok açıdan değerlendirilmelidir. Bu sonuç öncelikle tüm çocukların sosyoekonomik koşullarından kaynaklı olarak eğitime erişim hakkından eşit olarak yararlanmadığını göstermektedir. Bununla beraber, Köy Enstitülerinin yetiştirdiği Türk Edebiyatının usta isimlerinden Fakir Baykurt’un ifade ettiği gibi “bey çocuğu bey, ırgat çocuğu ırgat olmasın diyedir” hedefinden ne kadar uzaklaşıldığının da bir göstergesidir. Ayrıca bu sonuç, toplumdaki giderek derinleşen sınıfsal eşitsizliklerin de dışa vurumudur.

Salgın ile birlikte başlayan uzaktan eğitim döneminde yüz yüze eğitimde var olan eşitsizlikler derinleşmiştir. Pandemi döneminde birçok özel okul, sınava hazırlık kapsamında uzaktan dersler ve ek dersler yaparken, uzaktan eğitime erişimi olmayan yoksul öğrenciler aynı imkanlara sahip olamadığı için mağdur olmuşlar ve bu da LGS sonuçlarına yansımıştır.

Öğrenciler arasındaki sınıfsal eşitsizliği derinleştiren, özel okulları avantajlı kılan, eğitimin niteliğinin düşmesine neden olan politikaların çocukların ve öğrencilerimizin geleceğini bu denli belirlemesi biz eğitim emekçileri açısından kabul edilebilir bir durum değildir. Eğitimin kamusal, bilimsel, laik, demokratik ve nitelikli bir şekilde örgütlenmesi, eğitim öğretim ortamlarının var olan eşitsizlikleri giderecek şekilde yapılandırılması kaçınılmazdır. Aksi halde politika belirleyicilerinin başarısızlığı, çocuklarımızın ve öğrencilerimizin geleceğini belirlemeye, onların emeklerini ve haklarını yok saymaya devam edecektir.

LGS sonuçları aynı zamanda eğitimin yapısal sorunlarının, 4+4+4’ün, uygulanan sınav sisteminin ve sınav merkezli eğitimin öğrenciler için ürettiği olumsuz sonuçları ve eşitsizlikleri açığa çıkarmıştır. Eğitim sistemi kimsenin elenmek zorunda olmadığı bir şekilde yapılandırılmalıdır.

Sınavla yerleşilen okulların ve Anadolu liselerinin kontenjanları artırılmalı, hiçbir öğrencinin istemediği bir okula gitmek zorunda kalmadığı bir yerleştirme sistemi üzerinde çalışılmalıdır.

Lise tercihlerinin başladığı bu günlerde, öğrencilere rehberlik etmesi gereken kişilerin veya yöneticilerin çeşitli şekillerde ikna yöntemleri kullanarak öğrencileri bazı okullara yönlendirdiklerine yine şahit olmaktayız. Eğitim-Sen olarak, kimsenin kendi siyasi emellerine çocukları alet etmesine göz yummayacağız ve bu tip davranışta bulunan yöneticileri deşifre edeceğiz.

Ayrıca ilimizdeki tüm eğitim kurumlarının önümüzdeki eğitim öğretim dönemine, salgın koşullarına uygun olarak hazırlanması noktasında tüm önlemler alınmalıdır. Alınan önlemler ve salgın koşullarında uygulanacak alternatif yöntemler ve uygulamalar ile ilgili kamuoyu şeffaf bir şekilde bilgilendirilmeli, eğitim bileşenleri, velilerimiz ve çocuklarımızın süreçten kaygı duymamaları için gereken çaba gösterilmelidir. 22.07.2020

Arzu TOPALOĞLU

Samsun - Şube Başkanı.