AK Parti Balıkesir Milletvekili Adil Çelik'ten TBMM Bekçi Kanunu Konuşması

AK PARTİ BALIKESİR MİLLETVEKİLİ ADİL ÇELİK GEÇTİĞİMİZ HAFTA KAMUOYUNDA  DA TARTIŞILAN VE YASALAŞAN , ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLERİ KANUNU HAKKINDA TBMM GENEL KURULDA KONUŞMA YAPTI

ÇELİK’İN YAPTIĞI KONUŞMA

Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanun Teklifi hakkında, şahsım adına ve lehte konuşmak üzere söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Gazi Meclis’imizin çok değerli üyelerini ve ekran başında bizi izleyen aziz milletimizi en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Çarşı ve Mahalle Bekçilerimiz ile;

2018 yılı Eylül ayından bugüne kadar geçen sürede;

-127.911 şahıs hakkında adli işlem yapılmıştır.

-3.643 hırsızlık olayına müdahale edilmiş ve 2020 yılında hırsızlık oranlarında %25 düşüş olmuştur.

-1.032 kayıp çocuk bulunarak, ailelerine teslim edilmiştir.

-3.154 kayıp şahıs (18 yaş üstü) bulunmuştur,

-56.168 aranan şahıs hakkında işlem yapılmıştır.

-237 kg. (kokain,eroin,esrar, bonzai vb.) ile 28.679 adet uyuşturucu hap ele geçirilmiştir.

-20 adet uzun namlulu silah, 1.999 adet tabanca, 761 av tüfeği, 5 adet el yapımı patlayıcı, 6 adet el bombası, 21.223 adet mermi, 3.017 adet kurusıkı tabanca, 3.242 adet tabanca şarjörü ve muhtelif parçaları ele geçirilmiştir.

SALGIN SÜRECİNDE AKTİF ŞEKİLDE ÇALIŞTILAR

Ayrıca belirtmek istiyorum, içinden geçtiğimiz zorlu salgın sürecinde;

22 Mart 2020 Tarihinden itibaren Vefa Sosyal Destek Gruplarında 65 yaş ve üzeri ile kronik rahatsızlığı bulunan, ikametlerinden ayrılmalarına kısıtlama getirilen vatandaşlarımızın,  tüm temel ihtiyaçlarının karşılanması için, diğer kurumlar ile birlikte Emniyet Genel Müdürlüğünce de personel görevlendirilmesi yapılmıştır.

Vefa Sosyal Destek Gruplarında 11.020 polis, 6.343 Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmak üzere toplamda 17.363 personel görevlendirilmiştir.

Bu kadar değerli verilere konu olan çarşı ve mahalle bekçiliği sistemi, hükümetimiz döneminde 2016 yılı itibariyle yeniden işlevsel hale getirilmiştir. Bekçiler geceleyin yaya devriye görevi ifa ederek suçu önlemekte, şüphelilerin yakalanmasında ve sorumluluk alanına giren bölgelerde asayişin  sağlanmasında etkin bir şekilde görev almaktadır. Ancak mevcut kanun; görev, yetki ve sorumluluk bakımından günümüz ihtiyaçlarını karşılamamaktadır.

KANUN TEKLİFİNİN AMACI

-Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin Emniyet ve Jandarma Teşkilatları’nda istihdam edilerek, söz konusu teşkilatların kadroları içerisinde teşkilatın mevzuatına tabi olarak görev yapmaları,

-Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin görevlerinin ana hatlarıyla korunması, bununla birlikte uygulamada karşılaşılan tereddütlerin giderilmesi amacıyla görevlerin sınıflandırılarak netleştirilmesi,

-Çalışma saatlerinin diğer devlet memurları ile uyumlu hale getirilmesi,

-Devlet Memuru statüsü kazanmış olduklarından, işe alınmalarına ilişkin şartların 657 sayılı Kanun ile uyumlu hale getirilmesi hedeflenmektedir.

Genel olarak; kanun teklifimiz ile Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin adli, önleyici, koruyucu görev ve yetkileri ile görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkımızın huzuru ve güvenliğini sağlamaya yönelik görev ve yetki çerçevesi belirlenmektedir.

Bu kapsamda; Çarşı ve Mahalle Bekçileri’nin, genel kolluk kuvvetlerimiz olan Emniyet ve Jandarma teşkilatları bünyesinde yardımcı olmak üzere istihdam edilen silahlı bir kolluk olarak düzenlenmesi ile sınav, atama ve çalışma şartlarının ve hukuki statülerinin tespit edilmesi amaçlanmaktadır.

BEKÇİLERE VERİLEN YETKİLERDEN RAHATSIZ OLUNMAMALI

Geçmiş yıllarda polise verilen yetkilerden rahatsız olan ve diline dolayan bu zihniyet, görüyoruz ki aynı şekilde devam ediyor. 657’ye göre devlet memuru olan Çarşı ve Mahalle Bekçileri’mize, lüzumu halinde elbette ki yetki verilir. Sokak aralarında sadece gözetleme yapsın, devriye gezsin diye bekçi alınmaz. Olayların gelişimine göre, kullanması icap edecek basit yetkileri de esirgememek gerekir. Asayiş olayları olurken, bekçileri seyirci olmaktan çıkarmak gerektiği açıktır.  Burada en önemli husus; bireysel özgürlükler ve kamu güvenliği arasındaki doğru dengeyi kurmaktır, yoksa taşları bağlayıp, köpekleri salmak değil.

BEKÇİLERE VERİLEN EĞİTİM

            Öncelikle örnek vermek için dahi olsa küçümsediği çobanlık, bir Peygamber mesleğidir. Çobanlık Sertifikası almak için okur-yazar olmak yeterlidir. Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için ise en az lise mezuniyeti şartı vardır. Verilen eğitimin toplam süresi, en basit şekli ile 12 yıl eğitim + 216 saattir. Bu süre arttırılabilir mi? Evet, bu konuda ileride makul bir düzenleme yapılacaktır.

Ayrıca belirtmekte fayda olduğunu düşünüyorum, ülke genelinde görev yapan 28.266 Çarşı ve Mahalle Bekçimizin eğitim durumlarına bakıldığında: 5.484’ünün üniversite, 4.844’ünün yüksekokul mezunu olduğunu görüyoruz. Yani eğitim olarak iyi bir seviyede bulunmaktadır.

BEKÇİLERİN VATANDAŞI ARAMASI HAKKINDA

Yine yanlış anlaşılmaya mahal verebilecek konulardan birine ayrıntılı şekilde açıklık getirmek istiyorum.

Arama kavramı adli ve önleme araması olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Önleme araması suçun işlenmeden önce önüne geçilmesi ve güvenlik amaçlı yapılan idari kolluk aramasıdır.

Önleme araması ile adli arama arasında ince bir çizgi vardır. Bu iki arama amacı yönüyle birbirinden ayrılmaktadır.

Önleme araması, güvenlik amacını taşır ve suçun işlenmeden önüne geçilmesine hizmet eder. Adli aramada ise; işlendiği iddia edilen bir suç veya suça teşebbüs vardır, failin ve delillerin elde edilmesi maksadıyla yapılır.

Adli ve Önleme aramaları hakim kararı veya yazılı emir şartlarına tabi tutulmuştur. Usulüne göre hakim kararı olmadıkça kimsenin üstü aranamaz.

Makul sebep konusunu da basit bir örnekle izah edeyim.

Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin devriye görevi esnasında şüpheli davranışlar sergileyen kişileri durdurma, üzerindeki eşyaların durumuna göre; örneğin kişinin montunun üst kısmında kabarıklık olması halinde ilgili kişiye müdahalede bulunma hak ve gerekliliğinin ortaya çıktığı düşünülmelidir. Bu hallerde Çarşı ve Mahalle Bekçileri kişilerin üzerinde yoklama biçiminde kontrol yapabilecektir, bu yoklama kaba üst araması şeklinde olacaktır, klasik üst araması olarak değerlendirilmemelidir.

KADIN VATANDAŞIMIZI, KADIN PERSONEL ARAYACAK

Geceleyin işinden çıkıp, evine giden hanımefendi örneğinizi hatırlatarak devam edeyim.

Şüphesiz bu kaba üst araması işlemi aynı cinsiyetten görevliler tarafından yapılmalıdır. Aynı cinsiyetten görevlilerin bulunmadığı durumda Çarşı ve Mahalle Bekçileri en yakın karakol veya kolluk biriminden destek talep eder, bu işlem mümkün olduğunca kısa süre içerisinde bitirilir.

Günümüzde tüm polis birimleri ile birlikte tüm Polis Merkezi Amirliklerimizdeki Güven Masalarında 24 saat esasına göre görev yapan kadın polis memuru personel bulunmaktadır. Dolayısı ile bu konuda herhangi bir sorun yaşanması sözkonusu değildir.

BEKÇİLERİN ÇALIŞMA SAATLERİ

Çalışma saati konusuna gelecek olursak… Teklifin 12.maddesinde “Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin Çalışma süresi 40 saattir”  şeklinde düzenlenmiş ve 657 sayılı kanun ile uyumlu hale getirilmiştir. Bu konudaki eleştiriler, herhalde kanun teklifi iyi incelenmediğinden olsa gerek yersizdir, isabetsizdir.

Yine bir hatibin “Bekçilerin gündüz çalışmasına ilişkin” eleştirisine cevap vereyim.

Mevcut kanunun 4’üncü maddesinde “…çarşı ve mahalle bekçileri genel olarak güneşin batışı saatinden doğuşu saatine kadar vazife görürler. Güvenlik veya kamu düzeni bakımından gecikmede sakınca bulunan fevkalade hallerde vali ve kaymakamın vereceği emirlerle gündüz de çalıştırılabilir.” hükmü bulunmaktadır..

Özellikle pandemi sürecinde Vefa Sosyal Destek Grupları ile birlikte diğer kolluk birimlerine de yardımcı olmaları amacıyla, mülki amirler tarafından gece ve gündüz vakti olmak üzere bekçilerden de görevlendirmeler yapılmıştır.

BİRKAÇ MÜNFERİT OLAY SEBEBİYLE GENELİ DEĞERLENDİRMEMEK GEREKİR

Kanun bu kadar açık ve nettir, ortada mevzuata aykırı bir durum yoktur.

Yine dile getirilen konulardan biri de, bekçilerin dahil olduğu birkaç münferit olay sebebiyle genel ve olumsuz değerlendirmeler yapılmıştır. Elbette her olayın kendine özgü durumları, dinamikleri vardır, ancak her devlet memuru gibi Çarşı ve Mahalle Bekçileri de hem idari, hem yargı denetimine tabidir.

2016 yılı dahil bugüne kadar 4,5 yıl boyunca açılan disiplin soruşturma sayısı 4.356’dır. Bunlardan 563’ünde sorumlu bulunmuş ve disiplin cezası tertip edilmiştir. 2669’unda cezayı gerektiren bir durum olmadığı anlaşılmış olup, 1124 soruşturma halen devam etmektedir.

Adli takibat kısmına gelecek olursak 2016 yılından bu yana 1.044 cezai soruşturma neticesi sadece 38 kişi ceza almıştır, 60 dosya devam etmektedir, kalanların 875’i için kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiş, 32’si beraat etmiştir.

BEKÇİLİK MÜESSESESİ KRİMİNAL HALE GETİRİLMEMELİ

Bu veriler; kriminal bir hale getirilmeye çalışılan Bekçilik müessesesi hakkında önyargılı olunduğunu çok açık şekilde ispatlamaktadır.

Burada keyfiliğe asla müsamaha gösterilmeyeceğinin bilinmesini isteriz.

Maksadımız vatandaşımızın huzur ve güvenliğini daha da etkin bir şekilde sağlamaktır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri,

Görüşülen Kanunun; başta Çarşı ve Mahalle Bekçilerimize olmak üzere;  Devletimize ve Milletimize hayırlı olmasını diliyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.