1000 Lira!

1.000 LİRA!

Sabah namazına müteakip, sabahın köründe sıcak yatağımdan kalkıp izdiham oluşmasın diye bankamatik önüne koştum!

Kıraathanelerden sorumlu devlet büyüğümüze hayır duaları ederekten, besmele çekerekten sağ elimle 1.000 liramı çektim!

İstanbul Lokantası Nejdet Çalışkan sadıcıma gidip, ayıptır söylemesi bol sarımsaklı kelle paça çorbamı lüplettim. Karşımda oturan iki buruşuk ihtiyar da reyizin cebinden(!) verdiği bayram ikramiyesini çekmiş lâkin hoşnut değiller!
Biri 750, diğeri 800 almış.
Bir taraftan çorbaya kaşık sallıyor, diğer taraftan reyize sallıyorlar! 
Kinayeli kinayeli "Ben bin lira aldım ama pışşııık" deyince iyice uyuz oldular ve bir karış sakallarından utanmayıp sinkaflı küfürler ettiler...

Velhasıl çocukların telefon faturalarını yatırdım. Bayramlık şekerdir lokumdur kahvedir alışveriş yaptım. Kasap Engin Özatmaca'dan 2 kangal sucuk 1 kilo kıyma kaptım...
Ivırdı zıvırdı derken uzun zamandır vitrinde görüp beğendiğim kot gömleği almaya mangır kalmadı!
"Eşek aynı eşek, semeri de aynı kalsın" deyip şeyime bakaraktan tarzan gibi köyüme döndüm!  :(

Reyiz Efendi sağolsun, başka bahara artık...